İkinci Kadından Mektup Var

Aşağıdaki metni bana bir okuyucum ulaştırmıştı. Yıllar önce. İçimi o kadar acıttı ki. Belki “esas” kadınlardan biri okur da düşünür. Belki ikinci kadınlardan birinin ne düşündüğünü merak eden olur diye kendisinin izniyle sayfamda yayınladım. 2000 yılından beri var olan sitemde en çok okunan ve en çok gizli mesaj bırakılan başlık bu! Kalp nasıl da ikiye yarılıyor… Satırları size bırakıyorum:

Sen bilmiyorsun ya da bilmezden geliyorsun…

“O” benim yanımda geçirdiği 2 saatte, senin yanında geçirdiği sayısız saatlerin asla veremediği mutluluğu yaşıyor.

Farkında mısın bilmem,  O’nun bir gamzesi var!
Belki çok nadiren de olsa görüp fark etmişsindir çünkü çocuksu gülümsemesiyle ortaya çıkıyor, ve ben sürekli görüyorum o gamzeyi. ‘Benimleyken’ gamzesi hep orada

Şanslısın… Bana göre yani!!
Seni koruyor, kolluyor, ihtiyaçlarını soruyor, temin etmeye uğraşıyor…

Marketten senin yiyip içeceğin nevalenin alışverişini yapıyor, bir gün seni bıraktığında, koruması kollaması olmaksızın senin hayata yenileceğini, kötü yola bile düşebileceğini, çocuklarının saygıdeğer annesi olma sıfatını yitirebileceğini düşünüp endişe ediyor…

Ama bana bir kaç ufak hediye, bir kaç çiçek…’ Bir ihtiyacın var mı?’ diye sormaz, aklına bile gelmez, 2 kilo meyve alıp gelmek…nasıl olsa ben alıyorumdur.

Şansızım… Sana göre yani!!
Senin O’nu bırakıp, bir ‘ başka adamla birlikte olabilmen ihtimali’ aklının ucundan bile geçmez…Sana15 günde bir 5 dakika sarılması benimle saatlerce sürse de, benim gözümün dışarıda olabileceği kuşkusu içini kemirir durur…
Ama nedense senin o 15 de 5 le yeterince mutlu olduğunu zanneder.
Ah ne olur, bir kerecik, hatırım için, “sefam olsun” diyerek aldatsana onu (zaten kim bilir kaç kez yaptın bunu ey kutsal kadın, ey ayakları öpülesi kutsal soyadı hamili eş)

Tamam ben bir kadın olarak tahmin ediyorum da O’na asla söylemem…ikimizin arasında sır bu
bilgin olsun, seninle “kazara, tesadüf sonucu, görücü usulü, istemeden, laf olsun” diye evlenmiş…
hiç sevmemiş zaten ama çocuk doğurmuşsun ya o üstün yaratığa, o değerli soyadını almışsın ya bir kere. Bırakamazmış!!!
Aile kızarmış, çocuklar üzülürmüş, millet, devlet, mahalleli, bakkal, çakkal, Köşe apartmandaki Neriman Teyze ne dermiş??
Yani seni asla bırakamaz, kurallar ve baskı senden yana…zaten mevcut düzen GÖRÜNÜRDE herkese yetiyor…aman bozulmasın…
Yine de….
O beni seviyor, ruhu, bedeni, gamzesi senden çok daha fazla seviyor beni…evet biliyorum, O İKİ YÜZLÜ!!!
ama benim gördüğüm yüzünde bir gamzesi var, senin hiç göremediğin:)

Saygılarımla Kutsal kadın ( sözde ve soyadında)

İmza:2.Kadın

Bu yazı internet üzerinden ismi ve e-posta adresi bende saklı bir kadından gelmiştir.
Tartış tıkla bölümünde bu konudaki görüşlerinizi paylaşmanız için örnek hikaye olarak konulmuştur.

Sosyal bir yara haline dönüşen bu, ‘evindeki düzenden sıkılmış’ erkekler ile ‘ kendini hep ezik hissetmek için yola çıkan ikinci kadınlar’ ı hangi ruhsal eğilim yaratıyor sizce?

Paylaşılamayan adamda ‘iki’ kadın birden ne bulur, bunca ıssız adamı kim yaratmıştır?

Aciz Kız  2015-10-22 12:49:49

Acizim çok aciz napıcağımı bildiğim halde yapamayan korkak acizzz aptalın tekiyim 22yaşındayım üniversite mezunuyum güzel bi ailem güzel bi yaşantım var hepp böle gdicek derdim mutlu bi evlilik çocuklarım olucak derdin takii onu hissedene kadar evet ne oldugu tahmin etmek zor değil evli bi adama aşık olmak kadar aciz bi duygu kalbini vücudunun her yerini kangren gibi kaplayan bi hastalık bu içinin ona koşmak istemesi ona aşık oldugunu sölemek gözlerinde kaybolmak istemek kokusunu bilmek istemek dhada neler ama gece yattıgında onn ailesine neler yaptıgını düşünerek vicdan azabından kıvranmak çok agır ben boşansın bana gelsn dalaverelere inanmam istememde yuva yıkmak ALLAHIM korusun korkuyrm bnlardan ama içimdende atamıyorum gözlerimiz birbirine baktığında ben tehlikeliyim dercesine bakyoruz ama bi yandada o gözlerin arkasındaki bizi yaşamak istercesine delice kayboluyorum gözlerinde napıcam çok zor durumdayım okadar agır bi durumkiii

Ayşenur’dan Not:

Aşk bir sarhoşluk. İçmeyi bıraktığınızda ayılırsınız…
Uzağında durun. Görmeyin, yakınlaşmayın.
Demesi kolay tabii ama unutmanız en hayırlısı. Yaşınız genç. İleride mutlaka kalbinizi hak eden biri karşınıza çıkacaktır. Ateşe yürümeyin…
Çok rica ediyorum kendinize oyalanacak işler bulun. Halkevlerinde kursalar var, gidin. Zaman en güzel ilaç…

Sevgilerle

Burcu Gürlen  2015-06-17 18:25:16

Az önce çok uzun yazmış olabilirim ama eklemeden edemeyeceğim. Eşim bütün çocuklarına karşı çok iyi çok anlayışlı bir babadır tüm çocukları aşkla bağlıdır ona. İş için çıktığı seyahetlere bizleride yanında götürür ailesinden hiç ayrı kalmak istemez, dışarda bizler yanında yokken yediği en ufacık şeyi alıp gelmediği olmaz, evde yardım etmediği hiç bir şey aklıma bile gelmiyor ev temizliğinden yemek yapmaya çamaşır asıp katlamaya kadar aklınıza gelen ne varsa. Diğer hanımı mutlu olmadığı halde ayrılmak istemiyor çünkü biliyor ki onun gibi birini asla bulamaz. Sadece alacağı zevk için karısını aldatan erkek ile gerçek bir aile olup mutluluğu arayanları birbiri ile karıştırmamak gerekir. Benim gibi sevgisini bir başka kadına değişmeyenleri de yadırgayamazsınız.

Burcu Gürlen 2015-06-17 18:10:56

Mektubu ve neredeyse tüm yorumları okudum. Elbette ki herkes kendine göre cevaplar vermiş ama unutulmaması gereken herkesin bir olmadığıdır. Yorumlarda bir beyefendi yasal olarak ikinci eş alabilmekten bahsetmiş ona sonuna kadar katılıyorum. Sürekli bir eleştiri halindeyiz hiç empati yok. Yazılanlar çizilenler hep ikinci kadın ama ben ikinci kadın değil ikinci eşim. Kendi hikayemi kısaca anlatayım eleştirilere açığım ama lütfen kimse kendi düşüncelerini empoze etmek için eleştirmesin.
Onu ilk gördüğüm de tek bir bakışı ile aşık olmuştum kalbime bir sıcaklık akmıştı. Yurt dışında katıldığım bir turda rehberdi. 4 gün boyunca karşılıklı bir çay içmişliğimiz bile yokken içimdeki yeri git gide büyüyor kim olduğunu bile bilmediğim bu adamı kalbimden çıkarması için Allah a yalvarıyordum. Bir şekilde onunda aynı duygular içinde olduğunu öğrendim ve birbirimizden kopamaz hale geldik. Evli olduğunu öğrendiğimde başımdan aşağıya kaynar sular dökülmüştü damarlarımda akan kanların yaktığını hissediyordum. Baştan bilseydim bir şey değişirmiydi samimi olmak gerekirse bilemiyorum. Öğrendim ki daha kadın nedir evlilik nedir bilmeden 18 yaşına girer girmez evlenmiş ve hiçbir zaman mutlu olamamış kendini çocuklarına adamış bir baba, kendisi mutlu olmadığı halde karısı mutlu olsun diye elinden geleni yapmış bir kerecik yüzü gülsün diye kılıktan kılığa girmiş bir eş ama bir türlü karşısındakini mutlu edememiş. Boşanmaya karar vermiş davasını açmış ama buna karşılık hızla giderken kendini arabadan aşağıya atarak intihar girişiminde bulunmuş bir kadın. Sürekli kendini öldürmekle tehdit ediyor ve kocasına senin gibi bir adamı bulamam diye kendi ağzı ile söylüyor. Buna rağmende onu mutlu edebilmek adına hiçbir şey yapmıyor. Kocamın elinden geleni yaptığını nerden mi biliyorum. Baştan da yazdım ya ben ikinci kadın değil ikinci eşim. Sevdiğim adamı her şeyi ile kabul ettim. Dini nikahla evlendim. Resmi nikah adı altında sizlerin düşündüğünüz evlilik sırasında neler yapılıyorsa her şeyi yaşadım. Evlenene kadar eli elime değmedi. Babamdan geldi beni istedi. Kendi karısı başta olmak üzere tüm ailesine söyledi. Metres hayatının bir değişiği diyenler olursa öncelikle bir düşünsünler kimseden hiç bir şey saklamadan evimi kurdum çocuklarımı dünyaya getirdim Allah ın yasakladığı hiçbir şeyi yapmadım yuva yıkmadım kimsenin ahını almadım. Diğer eşi onu kaybetmek istemiyordu kaybetmedi kocasının ne olduğunu kendisinin ne olduğunu çok iyi biliyordu. İlk zamanlar sıkıntı olsa bile şimdi hiçbir sıkıntımız yok hatta diğer hanımı bile eskisine göre daha iyi çünkü kocasını başka bir kadına kaptırdığını düşünmüyor ona bunu düşündürtmedim. Çocukları beni seviyor biz kocaman bir aile olduk. Keşke gerçekten seviyorum diyebilen herkesin cesareti bu kadar büyük olsa. Keşke ikinci kadın değil de ikinci eşler olabilse ama bu keyif için olmamalı keyif keyif doğurur ardı arkası kesilmez isteklerin elbet bir sınırı olmalıdır. Sizlerin tabiri ile birinci bana göre diğer eşi cok ciddi psikolojik sıkıntılar yaşamıyor olsa idi eşimin ondan resmi olarak ayrılıp bana nikah kıyacağınıda biliyorum. Durum bu kadar vahim olmada idi çocukların beni bu kadar benimsemeleri söz konusu bile olmazdı. Çocuklar dediğime bakmayın en büyük kızımızın nikahı yakın.

Ayşenur’dan Not:

Burcu Hanım Merhaba,

Elbette kınamaya hakkım yok.Herkes farklı düşünebilir. Siz mutluysanız o kadın da mutluysa bana haşa söz düşmez.

Ben sadece şunu düşünürüm: O adamI ne kadar seversem seveyim, bugün benimle uyuyup yarın bir başka kadını (eli veya metresi fark etmez) öpüyor , beraber oluyorsa bu hazmedilemez bir şey. Benim için.
Başkaları bunu normal karşılayabilir ama “eş” adı üstünde TEKTİR. Eş benzer, birbirini bütünleyen birbirinin yarısı gibi anlamlar içerir…
İki yarım birbirini tamamlar ama 3 tane yarım? İstemem kalsın…

Allah mutluluk versin.
Ne diyeyim.
Eyvallah.

rana özkılıç  2015-01-17 21:31:45

28 yaşında canımın acıdığını hissetiğini hissediyorum ilk defa.mallesef ki evli ve 2 çocuk babası. ama evlendikten sonra ki ilk çapkınlığı benimle başladı.neredeyse 1 sene olacak ama kopamıyoruz işte. onunla sarılarak uyumak kadar güzel bir şey varmı acaba diye düşünüyorum. benim onu bırakıp kendime yön vermem gerektiğinide biliyorum. çıkmazlardayım….

beyza yılmaz   2014-10-31 09:03:09

daha 18 yasındayım ve son durakta oturuyorum o da otobus şoforu yaklasık 2 yıldır beraberdık cocuk kalbim onu cok sevıyordu hala daha seviyor. cok mutluyduk biliyorum. o 32 yasında su anda ailem herkes ogrendı onu. karısına gittim her seyı anlattım… 2 tane oglu var biri 8 biri 6 yaşında. bir gün onu kaybedersem ne yaparım dıye düşünüyodum korkuyodum. ve korktugum da basıma geldi. onu kaybettım. o şimdi yarın buraya gelicek. 2 hafta gözümün onunde oluıcak ve ben bir şey yapamıcam. benım yanımda degıl de olması gereken yerde. su anda karısıyla yatakta uyuyolar. kadın ondan ayrılmadı. beraberler hala. ama ben de vazgecmedim. ne kadar yanlıs olursa olsun vazgecmedim. adı osman cok sevıyorum onu belkı de onu beklıcem ama o hıcbır zaman gelmeyecek. kalbim ağrıyor… özlemekten başka bir sey gelmiyor elimden. hastalık bu bağımlılık resmen.

Ayşenur’dan Not:

Haklısınız.
O ait olduğu yerde…
Ağrılara, çekilen süre uzadıkça alışılıyor….
Siz de hata olduğunu biliyorsunuz, 2 çocuk ve bir kadının (sizin varlığınızı öğrenmesine rağmen) evliliğini sürdürüyor olması ve sizinle artık görüşmemesi onun, hatasını anlayıp ailesini yıkmayacak kadar dürüst biri olduğunu gösteriyor…
Siz de 2.ci kadın olmayı göze alıyorsanız sevmeye (ki bu sevgi değil bağımlılık) devam edin….
O çocukların ve yuvanın dışında da sevginizi verebileceğiniz en az onun kadar dürüst VE BEKAR bir adam vardır bir yerlerde. Yolunuzun kesişmesini bekleyin ve yuva yıkan kadın olmayın. Günahtır!

Total
0
Shares
14 Yorum
  1. Bir Ada’ma ailesi evlenmek istediği sevdiği kıza ve kızın ailesine (aslında sebep kızın ailesinin eğitim durumu vs ) onay vermedi, ve adam başkası ile evlendi , meğersem bu ilk kız ona şöyle demiş , sen biri ile evlen ben ikinci olayım .
    Ada’m da sadece bir kadın olması ve diğer kızı kabul edecek biri olması özelliği ile sürekli kadın aradı . Kadın güzel mi, çirkin mi , hoşlanıyor mu, hoşlanmıyor mu hiç önemsemeden …
    Bu arada bu esnads ailesi ve çevresindekiler görücü usulü ile sevdiği ömür boyu birlikte olmak isteyeceği kızı arıyor sanıyor ..
    Herneyse evlendiler , karısı yedi aylık hamile iken o ilk nişanlısı ile evlenmiş gizlice ve altı yedi ay sonra doğumdan sonra bir telefon mesajı ile olaylar ortaya çıkıyor …
    Bu kadın yıkıldı, sütten kesildi bebek, kemikleri görünecek kadar zayıfladı, önce ailesinin yanına gidip boşanmak istediği ise de kocası seninle ölümüne evlendim diyerek Kadını ikna etti.. Fakat diğeri ile de evli .
    Üstelik sürekli bu kadının arkasındsn onu sevmediğini vs vs kötü özelliklerini anlatıyor anlattı …
    Bu Ada’mdan midem bulanıyor, o aldığı kadından da … Bu ikna olan ahmak kadından da …

    Lütfen bu kısmı yazmayınız , bu karaktersiz Ada’m benim eşimin erkek kardeşi

    1. Ne kadar hazin bir kabulleniş ve hayat öyküsü..O çocuk ne olacak şimdi? Bir ülkede YASAL olarak 2 kadınla evlenilemez.
      Acaba hangisi dini nikah, hangisi yasal nikah?
      Yasal nikahı görmeden bir imamım iki kişiyi dini nikahla evlendirmesi de suç anayasamızda…
      Bu hikayede KİM kimin cezası belli değil 🙁
      Yaşamları çok büyük bir sınav Allah yardım etsin doğru yola çeksin.

  2. Ayşenur hanım, çok anlaşılmamış anlattığım olay, daha sonra düzeltip gönderirim .
    Bir de öfke ile yazdım niye yazdım yazmalı mıyım, paylaşmalı mıyım, emin de değilim , hoşçakalın …

  3. O kadar farklı açıdan yazılabilecek bir konu ki insan nerden başlayacağını kestiremiyor. Yorumların tamamı hanımefendiler tarafından yapılmış. Bakalım erkek gözünden bakınca bu ıssız adamlar nerden çıkmış görelim.
    Yüzyıllardır iliklerimize kadar işlemiş doğu kültürenden, çarıklı dedelerimize empoze edilmeye çalışılmış çakma batı kültürünün hepimize etkileri.
    Adam 30 küsürüne gelir, 10 küsür yıllık evlidir ve 2 küsür tane evladı vardır. Fırsatlar ülkesiyizdir ve kim olusa olsun her an azıcıkta olsa parayı bulma ihtimali vardır. Bir alışveriş merkezinde oturup her hangi basit bir yerde yemek yemek bile kendi kafasında onu sosyal statünün bir level üzerine atlatmıştır.
    Artık parası vardır ve az da olsa o on küsür senelik geçim sıkıntısını atlatmış daha yeni nefes almıştır. Yavaş yavaş gözleri sağa solada bakmaya başlar. Yeni dünyalar keşfetmek günümüz teknolojisiyle pek de zor olmaz.
    Fırsatlar ülkesinde altı ay evli kalıp oturdukları evi üzerine alarak ayda 1300 tl maaşla iş hayatına yeni atılan bir hatunu elinde ki 1300 liradan biraz kat fazla parası ile kendine aşık etmesi uzun sürmez.
    Ama 1300 tl maaşlı kızın elinde öyle bir koz vardır ki trilyonlara bedeldir. İşvelidir o kız on küsür yıldır karısının yapmasını aklından geçiremeyeceği şeyleri yapılabileceğini gösterir adama.
    Artık alışkanlıktan kaynaklı kendini kandırmalar başlar. Adama o mükemmel şehvetli gecelerden kopuş imkansız gelir. Çünkü o daha önce böyle bir şey hiç yaşamamıştır. Artık aklı başında değildir. 1300 tl maaşlı kızımızda yaşam kalitesinin ayda bir 1000 tl daha artmasına gönlünü kaptırmıştır aslında ama kendisininde haberi yoktur.
    Aylar geçtikce alışkanlıklar daha da üst seviyeye çıkar. Kopuş artık imkansızdır. Artık ikisinin aklınada başına tülbentini bağlamış evde halı yıkarken iki çocuğunu bekleyen ve aldatıldığı için göz yaşı döken o anne gelmez. Çünkü o iki kişi için bambaşka bir dünya vardır artık.
    Bu tip adamlardan o kadar çok vardır ki bunların bir çoğu tadılmamış küçücük zevkleri yeni tatdıkları için Issızlıktanda çıkarlar. Dedelerinin genlerinden geçen doğu kültürünün etkisiyle zora gelince o ağlayan kadına döner yapıyom laaaa işte diyecek kadar küçülürler.

    1. Mutlu Bey, Dediklerinize %100 katılıyorum. “Sensin Mağara Adamı” araştırma kitabımı yazmaya başladığımda amacım ilkel hayatta kalma (nefs-i emmare) hallerinin modern hayata adaptasyonu idi; ama yazarken aynen de tam sizin anlattığınız bu sonuca vardım… Erkek eve girince yerler tozlu mu banyo ovulmuş mu diye değil karım güleç ve bakımlı mı diye algı yapar… Neyse. Allah sonunu hayretsin ademoğlunun .Ne diyeyim 🙁

        1. Bencillik “ego” ile ilgili bir kendini koruma ve her şeyi kendi için isteme halidir.
          Egonun da inanın erkeği kadını yok. İnsan olanı olmayanı var…
          Dileyelim karşımıza vicdanı gelişmiş, merhamet terazisi olan insanlar çıksın.
          Aşk adı altında bazı kabullenişler olabiliyor. Sevgi değil “aşk”; yani feremonal bağımlılık nedeniyle kötü ve rahatsız edici yönleri görememe hali.
          Hormonal çekim kendini tamamladığında (!) eskildiğinde veya komple yok olduğunda işte o göze batmayan her türlü kötü yanı birden gördüğünde insanlar aldatıldıklarını düşünüyorlar.
          Oysa kendileri kendilerini kandırmış oluyor.
          Bencil erkek ve kadınlar bencil anne ve babaların yetiştirdiği çocuklardır.
          Paylaşımcı yetişmiş vicdanı ana baba çocukları CAN yakmamayı öğrenir ve uzlaşmak, kavga etmekten önce gelir.
          Bu sebeple sevdiğiniz bencil ise bırakın gitsin.
          Yaralalan siz olursunuz, o ise olduğu gibi kalır.

        2. Merhaba ayşenur hanım yukardaki tartışmada mutlu beyin düşüncelerine katıldığınkatıldığı bizi söylemiştiniz.bana yazdığınız cevabını zira düşününce kitabınızı alıp okudum.NE DEMEK ISTEDIGINIZI DAHA IYI ANLADIM.OYLEKI KAFAMA IYICE YER EDSIN DIYE Bi DAHA OKUMAYI DÜŞÜNÜYORUM.hatta ihtiyacı olduğunu dusundugum bazı ARKADAŞLARA TAVSIYE edicem esimede ısrarla okumasını isticem (kitap okumayi pek sevmez)TEŞEKKÜR EDERIM

  4. aynende öyle oldu yaralanan ve hala yara alan benim ama niyeyse adlandıramadığım bir korkumda var gidemedim bir türlü başkalarını özelliklede annemi dinledim hep.elimden gelen her şeyi yaptım şimdiye kadar(en azından öyle düşünüyorum)bir oğlum var 11 aylık onunla çok mutluyum arabasını alıp güneşlenmeye cıktığım zamanlar benim en mutlu ve özgür olduğum anlar bakalım zaman ne gösterecek.

  5. Birde kitabınızda kurduğunuz bazı cümleler anlatımlar hoşuma gitti ve izin verirseniz isminizle face de paylasabilirmiyim

    1. Elbette kitap ismiyle beraber paylaşırsanız, diğerlerine de bir veri olur. Teşekkürler

  6. Hayatımın enbüyük hatası belki de..belki de şansı kimbilir.25 yasına kadar sevgisiz yaşamış bir kadının ilk defa aşkı bulması..aynı iş yerinde fakat bulduğunda hem aşık oldugu adamın hem kendinin birer cocugu ve eşi olması gerçeği..çocuklar için yürütülen aşksız gecen günler..biz onunla yardan öte olduk hep en ii dost arkadas kardes anne baba..beraber aç kaldık üşüdük bi beş liayı dahi paylaştık..deli gibi sevdik defalarca ayrılmak isteyip ayrılamadık..tutku sevda dostluk..biri bitse diğeri tuttu bizi fakat hep yanlış oldugunu bildik..ben eşimden boşandım fakat o yapamadı cünkü boşanmak için benim sebeplerim varken o boşanamazdı..iyiydı karısı tam bi ev hanımı anne..sucu da yoktu ya..tek sucu aşksızlık..aşk için değer miydi..her gün vicdan azabı herr gün işkence..gitmek isteyip gidememek..boşandıgım eşime geri döndüm.cocugumun psikolojı kaldıramamıstı bir de baba evi tabi zor du..onu görmek de zor du baskı da vardı..döndüm..ama o anlamadı..ayrıldık ..sonra döndü bana eşim hariç tüm ailem öğrendi..dönmek zorundaydım dönnesem kocama oğlumu kaybedecektim..şimdi döndüm acı içinde yaşıorum bu evde yapayalnız..boşanmıs ama ölesine yaşayan bu evde sıgıntı misali..aşkımsa yanımda yine..her ne kadar anlamasa da kızsa da vazgecemediğimiz gerçek…aşk bu beter..ama aşktan öte bişey bu..yangın..onsuz yaşamak imkansız..şimdi ben iki ucu ateşli bi sopayı elime aldım.ortasındayım.biri yakacak ama hangisi bilmiyorum..çaresizim..sevgisiz ilgisiz bi kocanın beni sürüklediği bu girdaptan nasıl kurtulurum bilmiyorum..evet herşeye herkese rest cekip hayatımı kurabilirim .üniversite mezunu meslek sahibi bi kadınım ama cocugum için annem için deli cagında olan erkek kardesimin gazabından korunmak için bu ızdırabı çekiorum..sonu ne olur nasıl olur bilmiyorum..bildiğim bi tek şey evladım ve aşkım..

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Yazılar
Afalina Bozkurtlar Buart