İnternette En Çok Sorulan Güzellik Sorularına Cevaplar

Merhaba Hanımlar,

Web siteme Google’da arama yaparken gelenlerin hangi soruyu sorarak güzellik sayfama geldiklerini görüyorum.
Bazen “keşke mailini bilsem de cevabı yollasam” dediklerim de oluyor.
Bu sebeple bu sayfaya, sizlerin google amcaya sorduğunuz soruları yazarak cevaplarını da ekleyeceğim ki bir sonraki arayan trannnk diye cevabı bulsun.. 🙂
Çünkü her sorunun elbet bir cevabı var ama bir de o sorunu yaratan faktör var. Onu da bilmeniz gerek diye düşündüm.

Başlıyoruz:

Yüzü parlak ve ışıl ışıl gösteren kremler hangileridir?

Serumlar, hyalüronik asit, peptid, Q10,A/E vitaminİ,yeşil çay özleri, shea yağı,buğday yağı, gibi deriyi besleyen, yumuşatan, hücrelerin sağlıklı büyümelerini sağlayan içerikleri olan kremler. Bunlar derinin yenilenmesine yardım ederler. Zamanla cilt sağlıklı pırıl pırıl görünür.

Uzmandan Not: Eğer sadece krem sürerek deri ışıldayacak sanıyorsanız aldanıyorsunuz! Sabah akşam güzelce temizlerseniz, güneşten korursanız bu kremler gayet güzel işe yarayacaktır.Tek bir kremle cilt iyileşmez. ( Eğer “parlak” derken, sedefli ve ışıkta parıldayan bir yapı kastediyorsanız highligher denilen inci tozu veya sedef içeren makyaj ürünlerini kullanabilirsiniz.)

Vitiligo veya lekeler ve derin izleri kapatmak için makyaj malzemesi var mı?

kryolan-dermacolor-mini-palette

Var. Önce nemlendirici sürüyor,sonra derideki ton farkını kapatacak kapatıcıyı uyguluyorsunuz. Kamuflaj ürünleri olarak da adlandırılır. Kryolan , coverderm, Vichy dermablend markalarında renk seçenekleri var. Vücudun lekelerinde ve yüzünüzdeki kusurları kapatmada kullanılabilir.

Uzmandan not: Renginizi seçerken “gün ışığında” uygulayarak seçin.Mağaza ışığı mavidir sizi yanıltır. Tam tonunu bulursanız kapatıcıyı yüzünüzde kimse fark etmez bile.

Yaşlanmış ayaklara ne yapılır?

shutterstock_402389203

Ayakların üzerindeki kalın deriyi ovalayarak çıkartan, hafif zımpara gibi etkisi olan peelinglerden haftada 2 kez (arındırıcı) yapın. Ve her gece  – evet her gece- uyumadan önce krem sürüp, pamuklu çorap giyip uyuyun. Bakın nasıl yumuş yumuş olacak…  Peelingi düzenli yaparsanız kalın tabaka gitgide incelecektir. Ama her peelingten sonra MUTLAKA bir yumuşatıcı krem de sürmelisiniz. Yoksa kuruma devam eder, peelingle attığınız kuru ve sert tabaka yeniden oluşur.

Uzmandan not:  Peeling sonrası krem sürmeyi unutmayın.Hatta haftada 1 gün bolca vazelin sürüp, çorap giyip yatın.Kalan kalın tabakayı da peelingle çok kolay çıkacak hale getirirsiniz.

Ayak peelingi evde nasıl yaparım derseniz :

Bir çay bardağı toz şeker, yarım çay bardağı kaya tuzu yarım çay bardağı sıvı gliserin ve birkaç damla nane yağını karıştırın. Bu bulamaçla ayakları 2 dakika kadar ovun. Durulayın ama havluyla bastırmadan kurulayın.

  Paraben içermeyen kremler neler?

Paraben kozmetiğin küflenmemesi, çürümemesi için katılan bir koruyucu , çook ucuz bir madde. Bunu kullandığınız kavanozun arkasındaki etikete bakıp görebilirsiniz. İçeriğin yazmaması suçtur. Her tüpte ve kavanozda içerik vardır. Eğer kremi almadan önce paraben olup olmadığını araştırmak istiyorsanız:  İki tane bağımsız araştırma sitesi var ewg ve cosmeticanalysis bunlara tıklayın, aradığınız markanın adını yazın. Link size o markanın tüm ürünlerini, satır satır alt alta çıkaracaktır.

Her kreme tıklayarak içindeki maddeleri görebilirsiniz. Parabenin birçok çeşidi var anlamasanız dahi maddenin sonundaki takıya bakın, uzantısı “paraben” ise parabenlidir.

Etilparaben, Metilparaben,Butilparaben,Propilparaben vs)
Önemli nothttp://www.cosdna.com/  <= (Bu site artık inanılırlığını yitirdi. Çünkü bazı markaların kremlerindeki zararlı olduğu belli kimyasallara “sarı” işaret vermiş. Hiç bir sakıncası olmayan bazı maddeleri de sarı işaretlemiş!! Bu siteye Çinlilerin eline geçtiğinden beri artık güvenmiyorum)

Not: Nedense herkes parabene takmış durumda! Oysa paraben kadar zararlı hatta beter etkileri olan bir çok kimyasal var ve bu şampuanları kremleri yağları çocuklarınıza da sürüyorsunuz. Paraben konusu çok sık gündeme geldiği içindir herhalde..Daha çok adı geçiyor ve tanınıyor diye. Lütfen “Krem içeriğinden anlamam ama zararsız olsun diyenler” başlıklı makaleme de göz atınız

Ozon yağı karma ciltte yağlanma yapar mı?

Yapmaz. Ozon 3 Oksijen molekülünün birbirine tutunmuş hali…Oksijenin değdiği her yer daha çok nefes alır, daha iyi işlev görmeye başlar, daha sağlıklı yapıya kavuşur.

Karma cildin yağlıca olan bölgelerinde daha az yağlanmayı sağlar. Diğer bölgelerle sağlığı eşitler.

Eğer kokusundan rahatsız oluyorsanız ve “her gece sürüp yatınca eşim burnuna mandal takıyor” derseniz, 2 günde bir tüm yüze bolca yayın. (Gözlere aman kaçırmayın) 1 saat maske gibi bekletin ve kağıt mendille silin. Eğer siyah nokta yapmaya meyilli cildiniz varsa, toniğe batırılmış bir pamukla da yüzünüzü silin.

Bio Peel ne işe yarar?
Bitkilerin, hafif yakıcı ve soyucu özellikli olanlarının yüz derisine uygulanmasıyla üst katmanın soyulması, alttan yeni ve sağlıklı derinin gelmesi için yapılan bir işlemdir. (AHA) Meyve asitleri veya soyucu bitki ekstreleriyle yapılır. İster enstitüde ister evde daha hafif olanlarıyla bakımınızı soyma adlandırılan bu yöntemle yapabilirsiniz. Ama unutmayın, profesyonel bir yerde yapıldığında konsantrasyonu çok daha yüksek soyucular kullanılır. 

Bir saat kadar sürer. 4 seans yapılır.

Cilt süt tonikle temizlenir. Buhara tutulur. Sulandırılan toz bitkiler yüze yayılırken 5-6 dakika hafifçe ovuşturulur, masaj yapılarak, derinin ölü hücre tabakasını zımparalar şekilde daireler çizilir…. Sonra ıslak süngerle temizlenir. Besleyici,yatıştırıcı ve onarıcı özellikli bir maske sürülüp 20 dakika bekletilir. Özel oksijenli kremi yüze sürülür. Hafif kızarıklık normaldir. 3-4 saate geçer.

Cilt üzerinde yaptığı iyileştirici ve canlı etki 2-3 gün sonra daha net gözlemlenir.
Küçük yara bere izleri, sivilce izleri, geniş gözenekler silinir, daha pürüzsüz bir yüzey oluşur. 4 seans genelde her hafta tekrarlanır ve 4 haftada biter ama estetisyenin cildinizin inceliği ve hassasiyetine göre 10 günde bir de seansların yapılmasına  karar verebilir.
Güneş ışınlarının dik olduğu aylarda yapılmaz. (Nisan-Ağustos) Uygun zaman şubat ve eylüldür…

Seanslardan sonra, hayatınıza lekesiz bir ciltle devam etmeniz için MUTLAKA gündüzleri 20 spf ve yukarısı bir güneş koruyucu kullanmanızı (yaz/kış) tavsiye ederim.
Derinin soyulduğu durumlarda lekelenmelere açık olduğunu unutmayın! Evde uygulanması için toz poşetlerde satılanları da var. Doktorun yaptığıyla aynı değil!

Yağlı ve Karma ciltler için 50-30 Faktör Güneş Koruyucular Hangileri

Güneş ışınları deride yağlanmayı tetikler. Bu nedenle Mart ayından itibaren Ekim ayına kadar kullanmanız gerek. En önemlisi de bu kremleri gece uyumadan önce çok iyi temizlemeniz gerekir. İçerdikleri kimyasal filtrelerin yüzeyden  iyi temizlenmesi lazım.
2021 Güneş ürünleri videom için tıklayın.

  • Aknicare Sun SPF 30 PDD20
  • DDF Weightless Defense Oil-Free Hydrator UV Moisturizer SPF45
  • Organicum SPF 50+ Yüz ve Vücut Koruyucu Güneş Losyonu
  • Juice Beauty SPF 30 Oil-Free Moisturizer
  • Avene Emulsion SPF 50+
    Avene Hydrance Optimale Legere Spf 20
  • MAC Prep + Prime Face Protect SPF 50
    Bioderma photoderm AKN Mat spf 30
    SVR Sebiaclear SPF 50 Cream
  • La Roche-Posay Anthelios AC Anti Brillance Fluid SPF30
  • Cosmed Yağlı/Akneli Ciltler İçin Yüksek Koruma SPF 50
    Dr. Murad Oil-Free Sunscreen Broad Spectrum Güneş Koruyucu Yağsız Nemlendirici SPF 30
    Vichy Capital Soleil Emulsion Dry Touch SPF 50
    Hamilton Oil Free Sprey Spf 30+
    Bionnex Preventiva Güneş Kremi Spf50
  • Dermasolar Oily & Sensitive Skin 30SPF

Boyalı saçlara organik şampuan uygun mudur?

Evet uygundur 🙂 Ancak minicik bir sorun var!  Alışana kadar azıcık mücadele edeceksiniz. Bitkisel “organik”, gerçekten organik şampuanlar SLS içermez. Bu sağlığa zararlı kimyasal “ucuz” bir tuzdur ve köpürmeyi sağlar. Organik şampuanda yoktur! Şampuanı duruladığınızda boyalı saçlar keçeye dönüşür. Hemen saç kremi uygularsanız sorun yok. Ama o duygu bile insanı daraltıyor bir an…

GERÇEK organik Bitki temelli şampuanda “köpürme” işlemi kimyasal tuzlarla (sls) yapılmaz.  O sebeple ,boyalı saçları GERÇEK organik bitkisel şampuanla yıkadığınızda, krem sürmeniz şarttır. Yoksa halı kıtır kıtır sert gibi saçlarınız olur 🙂 Ha faydalı mıdır? Eveeet. Kafa derinizden kan dolaşımına katılan zehirlere mahkum değilsiniz! Kremleyin olsun bitsin.

Bikini bölgesinde kasıkların kenarlarında, ciltte kararma neden olur? Ne yapılabilir?

Sıkı lastikli, bacak birleşim yerini kesen slipler giymek, dar kot kesimlerinin kasıklarda yaptığı basınç ve sıkıştırma ve çok sıcak yapılan sir maalesef kasıklarda kararma yapan sebeplerden bazıları.  Kararmayla beraber deride aniden kalınlaşma da varsa kalıtımsal da olabilen “Anaktozis nigrikans” adı verilen rahatsızlık gelebilir. Ensülin düzeyinizle ilgili veya aşırı kilo almakla bağlantılandırılır. Sonuçta ben doktor değilim 🙂 Ama bazı hormonal sorunlar, doğum kontrol hapları da buna sebep olabilir. Koltukaltı kararmalarının nasıl giderileceğini anlattığım videoma tıklayınız

Eğer ağda veya giysi yüzünden olmuş kararmadan bahsediyorsak, Derinin rengini açabilmek için önce yukarıda saydığım”neden”leri ortadan kaldırmak gerek ki krem etki ederken bir yandan kararma da devam etmesin. Üç günde oluşmayan bu kararmanın 3 günde geçmesini de beklemeyin.

Düzenli ürün kullanarak rengini açabilirsiniz. Bu yazımda detaylı bilgi var tıklayınız.

Leke açıcı serumları sabah akşam lekeli yerlere sürün. İyice yedirin. Bu bölge çok ince bir deri olduğundan sert leke açıcı kremleri denemeye kalkmayın. Kıpkırmızı olur tahriş edersiniz. İkinci önerimse lütfen kasıkları kararmışlarsa, ağda sir vs ile almayın. Deriyi çekiştirmeden, kazımadan cımbızla alın. Biliyorum deliye pösteki saymak oluyor ama cildin sağlıklı yapısına dönmesi için katlanılır diye bakmanız gerek. Cımbızla aldıktan sonra ardından bepanten sürebilirsiniz.

Yüz için olan leke açıcı maskeleri koltuk altına da uygulayabilirsiniz.

Leke açıcı serumları sabah/akşam ve leke açıcı maskeleri bu bölgelere kullanabilirsiniz ancak kararmaya sebep olan işleri yapmaya devam ettiğiniz sürece koyulaşma devam eder.
                                 Küs kaşlara serum ve badem yağı, hangisi iyi?

sourcils5

Kaş serumu, hangisi iyi? Etken maddesi en fazla olanlar.
Bırakınca eski haline döner mi? Evet.!!
Neden? Takvim sürekli ilerliyor da ondan! Yaş alıyoruz! Bir bebeği sürekli tıka basa beslerseniz tombul olur, kendi haline bırakırsanız normale döner.

Cevabı aşağıda:
Bazılarımız kıllıyız… Bazılarımızın kılları “tüy” gibi, görünmüyor bile.
Kimi ayda bir ağda yapar, kimi 10 günde bir

Hepimizin hormonları, stres durumu, yaşadığı coğrafya, beslenme şekli, cinsel hayatı farklı. Salgılar ve genetik de herkeste farklı.

Nasıl gözlerimiz yaş aldıkça daha net göremez ise, nasıl tırnaklarımız yaş aldıkça zayıflar ve kırılgan olursa,nasıl cildimiz kırışır ve sarkarsa kaş ve saçlar da yaş aldıkça azalır

Bir kozmetik kullandığınız sürece onlara gençlik zamanındaki deriyi hediye edersiniz. Bırakınca eski haline elbet döner!

Gençlik ebedi değildir ve insanoğlu ölümlüdür! 🙂
Bunun üzerine kurulmuş milyar dolarlık bir endüstri var: Kıl yok etme ve kıl çıkarma endüstrisi… 🙂

Derinin zayıf ve kuvvetli yerlerini genetik olarak atalarımızdan getiririz.
Cilt ve cilt uzantılarının (kaş ve tırnak) zayıflamasının da 2 sebebi vardır

1- İrsi, yani anne babadan gelen DNA’lar kıl üretimi konusunda doğuştan incedir, azdır

2- Yaşla beraber, kılı kalınlaştıran hücreler yorulur, eskir ve daha az üretime geçerler. Yaşlanırız yani:)
Bu sebeple o fonksiyon zayıf olur.

Kılı iyi üretemeyen hücreye “bir kozmetik sürerek” onu tekrar gençlik zamanındaki güce taşırız. Kıl, güçlü ve kalın çıkmak için her türlü gereksinimi kozmetikten alır. Kökü deride sağlam tutunur. Sonra? Bıraktığımızda o da eski tembelliğine dönecektir.
Yani hangi kozmetiği kullanırsanız kullanın, bıraktığınızda elbet eski haline dönecektir.

Nasıl ki saçımızı 1 kere boyadıktan sonra saçımız o renkte sürekli çıkmıyor ise kırışık kremini de, kaşı besleyen serumu da bıraktığınızda, deri yine bıraktığınız yerden yaş almaya devam edecektir.

Kârınız nedir? = Kılı “takviye ettiğiniz sürece” yaş almasına (incelmesine) izin vermiyorsunuzdur…

Bırakınca normal olarak genetiğine dönecektir. Bunu kafanıza sokun!
Kandırılmayın, reklamlara da kanmayın.

Sadece badem yağı sürsem?

Badem yağı da kılı besler ama sadece “yağ” ile besler. Sadece kılı değil derinin tamamını yağlandırdığından göz kapaklarınız hep şiş olur.
Tıpkı bir bebeğe sürekli tereyağlı ekmek vererek tombul olması gibi! Tombul ve iri olmak “sağlıklı” olmak değildir ama?

Kaş serumu mu alayım, tatlı badem yağı mı süreyim?

Kaş/kirpik serumlarında:
1- hidrolize soya proteini vardır. Göz kapağını şişirmez ama besler.
2- Niacinamide (Vitamin B3)
3- Aminoasitler, peptidlerdolaylı olarak kılın kalınlığını artırır.Erken düşmesini engeller.
4- Ginkgo Biloba (Flavonoidiçerir bitkisel kökenli bir antioksidan.Serbest radikallerin vücutta oksideolmasını engeller.Yani yaşlanmaya sebep olanları frenler.Kan akışını artırdığıiçin kıl daha uzun süre deride tutunur)
5- Isırgan otu, su teresi,termiyetohumu özleri (Yapılarında Fosforlu,iyotlu,demirli tuzlar, Flavoniodiçeriği,Sabit yağ ve alkaloitler vardır), kıl bununla yapısını iyileştirir.
6- D-Pantenol Uzun süre dayananBİR nemlendiricidir, kılları zarar görmekten korur, kalınlaştırır, matlığını veparlaklığını düzeltir.
7- Biotin ise yağların enerjiyedönüşümünde rol alır.Kıymetli bir vitamindir.Kılın deride tutunmasını sağlar.
8- Tatlı badem yağı besleyici, onarıcı, koruyucu, yumuşatıcı ve nemlendirici özellikleri vardır

Şimdi siz karar verin sadece “badem yağı” mı süreceksiniz, zengin içerikli bir kaş serumu mu?

Kaş serumunu kullandığınız sürece kaşlarınız “gençlik zamanındaki deride” tutunuyor olacaklar:) Gür ve sağlıklı.
Bıraktığınızda da yaşınıza ve yorulmuş haline elbet geri döneceklerdir. Kullandığınız süreyi hayattan çalmış oluyorsunuz.

Cilt tabletleri ne işe yarar?

Derinin kalitesini artırmak için üretilmiş haplar saç, tırnak ve cilt sağlığı için üretilir mikrobesin maddeleri içerir.

Cilt hapları hücre bakımı ve yenilenmesi için gerekli vitamin ve mineralleri, hassas dokuları güneşin yaşlandırıcı etkilerinden ve sigara gibi diğer serbest radikallerden korumaya yardım eden antioksidan ajanları, güçlü antioksidan olan karotenoidler ve üzüm çekirdeği özü gibi bitki ekstrelerini içerir.

Cilt tabletlerinde neler var?

C Vitamini (askorbik asit) Kolajen oluşumunda önemli rolü olan bir antioksidan.

Vitamin B kompleksi, Folik asit, Biotin, Pantotenik asit,L-Sistin, Likopen, Demir, Selenyum, Çinko, Krom, E, A ve C vitamini,Betakaroten, Üzüm çekirdeği ekstresi gibi antioksidan ajanlar ile saçı,tırnakları ve cildi, serbest radikallerin zararlı etkilerine karşı korur. Cildi nemlendirerek, esnek kalmasına yardımcı olur. Bu tip besin takviyeleri ile saçın, tırnakların ve cildin yapısını güçlendirir, saç, tırnak ve cildin temel yapı taşlarını koruyarak, sağlıklı ve güzel görünmelerini sağlar.

Bu tabletler cildi içeriden nemlendirir, kremlerin etkisini ikiye katlar ve vücudun günlük vitamin ve mineral ihtiyacını da karşılar.
Diğer vitamin haplarıyla beraber alabilir miyim?
Alabilirsin ama alma! İçinde tüm destek mineral ve vitamin olarak mevcut.  Başka günlük multivitamin kullanımına gerek yoktur.

Hangi markadan cilt tabletleri var?
(Denediklerimin yanına yorumlarımı yazdım)

– Activar C-11 kapsül (Mükemmel! Güneşten koruyan kremin korumasını 6 kat artırıyor)
– Solgar  Hyaluronic AcidTablets  (Solgar, 9 yıldır “en iyi besin takviyesi” ödülünü aldı)
– Inneov Fermete Cilt Tableti
– Evelle takviye edici tablet
– İnneov Densite Saç BakımTableti
– Murad Glucosamine & Amino Acid Complex 120 Tablet
– Perfectil (Saç tırnak için denedim ve gayet iyisonuç aldım)
– Imedeen (cildimde iki ay sonra gözle görülür bir sıkılık oluştu)
– Murad Wet SuitGıda Takviyesi
– PerriconeMD Omega 3
– GNC Triflex withHyaluronic Acid Tablet
– PerriconeMD Alpha Lipoik asit
– OHT Peptid 3 Skin Supplement

Kuru ciltlere tereyağı sürülürse iyi gelir mi?

minnie

Aklınıza neden böyle bir soru gelir anlamakta zorlansam da yazayım! Öyle pis kokarsınız ve gözeneklerin içine kir o kadar çok yapışır ki sürdüğümüze pişman olursunuz!

Bunun yerine kuru ciltler için üretilmiş, zengin yapıda kremler var. Kozmetik bunun için sanayii olmuş. Alın kullanın yahu!

Tereyağındaki A vitamini dokuların sağlıklı yapılanması için süper bir takviye. Tamam.
Serbest radikalleri nötralize der.Yani, dışarıdan gelen zararlı etkenlere karşı antioksidan özelliği ile tahribata karşı deriyi korur.Tamam.

Göreceli olarak D vitamini de öyle.Tamam.
Tereyağını sürün kuru cildiniz yumuşar! Tamam.
Ama vücut ısısı ile birleştiğinde, yarım saate kalmaz içindeki protein ve asitler yüzünüzde öyle pis kokar ki, gidip yüzünüzü on kere sabunlarsınız çıkmaz o koku!
Kuru deriyi sabunlamak da cildin intiharıdır! Sabun deriyi daha da kurutur ve alerjik kırmızı, hassas bir cildiniz olur!
O zaman ne yapacaksınız demek ki?: te-re-ya-ğı  sür-me-ye-cek-si-niz…

Onun bunun dediği, önerdiği her şeyi yüzünüze sürmeyeceksiniz! 🙂 İçinde A vitamini olan bir sürü hazır kremler var. Deriyi yumuşatan besleyen nemlendiren bitki özleri de var.
Tereyağını kahvaltıda ekmeğinize sürün.

El kremi yüze sürülür mü? 

Sürmeseniz iyi olur 🙂
Neden?
Çünkü yüzünüzün derisi ile ellerin derisi, kas yapısı, yağ dokusu, kemikleri vs farklı…
Günde 10 kere yıkadığınız için elleriniz sürekli deterjan gibi sabun gibi kazıyıcılarla yıpranır.

Koruma tabakası sürekli zedelenir .Yüzünüzü günde 2 kez yıkarsınız ellerinizi 10 kez..   Dolayısıyla ellerin ihtiyacı olan nem ve yağ, yüzü kaplayan derinin ihtiyacı ile aynı değil.
Sürersem ne olur?

Zamanla gözenekler genişler. Yağı fazla geleceğinden gözenek içinde kir ve tozun daha sıkı yapışmasına ve siyah nokta oluşturmasına sebep olabilir.

Yüze sabah akşam krem sürmek deriyi sarkıtır mı?
Hayır!

Yüze sürekli krem kullanmak cildi sarkıtmaz. Tam tersine korunmasını krem desteklediği için deri daha uzun süre dış etkenlere dayanır, geç kırışır.

Bu bir sallama efsanedir. Kim uydurdu bilmiyorum ama biyolojik olarak her gün yaş alan bir organa, eksilen her ne ise onu takviye ettiğiniz sürece ZAMANDAN çalarsınız!
Yani hücre tembelleşirken, eskimemesi için etken madde taşıdığınız sürece hücreler tam tempo çalışmaya devam eder. Dolayısıyla cildiniz daha güzel ve diri olur. Dilerim internette ” krem sürersem cildim alışır mı?” sorusunu soran herkes bu satırlara düşer de okur!

Bıraktığınızda da artık takviye olmadığı için ESKİ TEMBEL tempolarına geridönerler.
Yıpratmayı krem yapmaz. Yıpranmayı soğuk hava, güneş, rüzgar klima ve hava kirliliği yapar.

Net! Krem sürmek, deriye destek koruma ve beslenme yapacağı için cildiniz DAHA GEÇ sarkar.

Yağlı saçlarla nasıl baş edilir?

The girl's hair fluttering in the wind flow
Çabuk yağlanan saçların sebebi saç derisindeki yağ salgısının fazla olmasıdır.

Bu genetik de olabilir, dönemsel de olabilir, beslenmenize de bağlı olabilir, saçınızı temizlemek için kullandığınız kazıyıcı içerikli şampuandan dolayı da oluşabilir.

Peki, saç derisinde yağ salgısını neden artar?

Hormonların hız kazandığı dönemlerde, hamilelikte, hormonal rahatsızlıklarda ve ergenlik döneminde hormonlar hızlı çalıştığından saçlı deride aşırı yağlanma olabilir.

Aşırı baharatlı, dengesiz beslenmeniz ve stres durumunuz da yağ salgılarının artmasına sebep olabilir.

Yağlı saç derisi, sağlıklı uzamasına, tutunmasına da yardım edemediğinden disiplinli ve doğru ürünlerle bakım yaptığınızda, saçınızın kalitesi de yoğunluğu da artacaktır.

Saçları yağlı olanlar her gün yıkama ihtiyacı duyarlar. Ama burada biyolojik bir zorunluluk devreye girer: Ne kadar çok yıkarsanız saç derisi o kadar çabuk yağ üretmeye başlar. Bunun sebebi “yağ sökücü” şampuanla saç derisine müdahale ettiğinizde, kendini kazınmış, yok edilmiş hisseden sebum üretiminin artmasıdır… Ne kadar çok yıkarsan o kadar çabuk yağlanmasının sebebi budur.

Doğru olan, gün aşırı yağlı saçlar için üretilmiş bir şampuanla çok ovuşturmadan yıkamaktır.

Eğer her gün duş alıyorsanız her seferinde saçı şampuanlamak zorunda değilsiniz. Islatın çıkın.

Haftada 1-2 saç derisindeki yağı arındırıcı saç maskeleri uygulayarak ve ağır kimyasal yıkama yapmayan organik içerikle köpüren ürünler kullanarak yağlı saç sorununu gayet iyi çözebilirsiniz.

Unutmamanız gereken:

  • Saç üç günde bu hale gelmedi. Elbette ilk uygulamada ferahlamayı gözlemleyeceksiniz ama düzenli kullanımla, -bir ay gibi bir sürede- ancak salgıyı kontrol altına alabilirsiniz.
  • Lütfen kullandığınız saç boyalarındaki agresif açıcıların da saç derisini tahrik ettiğini unutmayın. Doğal içerikli yumuşak saç boyaları seçin.
  • Sprey veya jöle kullanırken saç derisine değil, saç tellerine uygulayacağınızı hatırlayın.

Yağlı saçlara içerikler

Kil, ardıç, limon, katran, yeşil çay, ısırgan otu, biberiye, adaçayı, lavanta içeren ürünlerle yağlı saçların salgı sorunu baskılanır. Yağ salgısı normale döndükçe saç derisi nefes almaya, saçlar daha sağlıklı duruş kazanmaya başlar.

Bakımda nelere dikkat edeceksiniz?

  • Şampuan sert, kazıyıcı içerikli olmamalı
  • Aşırı masaj yok. Yavaşça köpürtüp parmaklarla kafa derisini değil “saç tellerini” köpürterek yıkayın
  • Saç kremini kafa derisine sürmeden, sadece saçların ortasından uçlarına uygulayarak yıkayın.
  • Yağlı saçlar için üretilmiş saç kremleri kullanın
  • Haftada bir iki kez saç derisini rahatlatan killi saç maskelerinden uygulayın.
  • Sakın sıcak fönle saçı kurutmayın. Yağ salgılarını tetikler.
  • Tonikler saç derisinin bakımı için etkin ürünlerdir. Aksatmadan kullanımı yüz güldürücü sonuçlar verir.
  • Kuaförümüz, keratin bakım yaptıranların saç derisindeki yağ salgısının dengelendiğini gözlemlediğini söylüyor. .

 Yağlı, kepekli, kızarık, kuru ve kaşıntılı saç derisine ne yapılır?

  1. “Hem yağlı hem kepekli” saçlar için de aynı bakım geçerlidir. Seçeceğiniz şampuanın ağır kimyasallar, sökücü maddeler değil, saç derisini yatıştırıcı ve yağ salgısını dengeleyici bitkisel içerik taşımasına dikkat edin. Kepekten arındırıcı saç maskeleriyle saç derisini sakinleştirin.
  2. “Saçlarınız yağlı hem de saç diplerinde kaşıntı ve kepeklenme varsa” nedeni, genetik rahatsızlıklar, egzama, sedef, mikrobik hastalıklar yahut saçlı deri mantarları da olabilir. Bir dermatologa görünmekten sakınmayın. Bu tip sorunlarda saç kaybı da hızlanır ve sonradan üzülürsünüz. Teşhis konularak ürün seçilmelidir.
  3. “Saçlarınız hem yağlı, hem kepekli, hem saç derisinde kızarıklıklar varsa” alerjik bir reaksiyon, egzama veya mikrobik durumda ortaya çıkan bir yangı söz konusudur. Trikoloji uzmanına ve dermatologa görünmeden seçimler yapmayın.

Saç boyaları sprey jöle seçerken alerjen özelliği olmayan ürünler seçmelisiniz. Hayatınızdan “kimyasalları” ve “stresi” çıkarmak için elinizden ne gelirse yapın! Mutlaka yarı yarıya sorun azalacaktır.

Önemli not: Organik şampuanlar kimyasal tuz içermediğinden köpürme işlemini doğal tohum ve bitkilerle yapar. Bu sebeple çok bol köpük olmayacağını bilin. Köpüğün az olması “temizlemediği” anlamını taşımaz. Kimyasal tuz olmayınca, saçlar organik şampuandan sonra sert kalır. Bu sebeple mutlaka saç kremi kullanılmalıdır. Saç kreminden sonra yumuşacık saç telleri oluşacaktır. Meraklanmayın. Sağlıklı temizleme budur.

Yüzümde tüylenme var

Büyük ihtimalle hormonal bir sorununuz var ve haberiniz yok! Kıllar genetik olarak “sert” yahut “cılız” olurlar.  Anne babanızdan aldığınız genlerdir. Ama aniden yüzünüzde, göğüs ortasında belinizde kıllar sertleşmeye başladıysa hormonal bir durumdur. Doğum kontrol hapı kullanmak/bırakmak, polikistik over rahatsızlığı, hormonal takviyeler, uzun süreli bazı ilaçların kullanımı, ani şoklar, aşırı stres gibi durumlar da hormonları tetikler.

İstediğiniz kadar  yolun, ağda yapın, sir yapın, tüy azaltıcı serumlar kullanın; içeriden fışkıran bir şeyi dışarıdan yok edemezsiniz. Ne yapmalı derseniz bir endokrinologa görünün. Kan tahlilinde östrojen/testosteron seviyelerine bakarak durumu size izah edecektir. Belki de yıllardır didiştiğiniz sorun doktorun vereceği bir hapla kökünden çözülecek!
Kıllanma sebeplerini anlattığım videom burada

Cildini  beslemek için Bepanthen merhem sürenler

İnternette çok yanlış bir bilgi olarak dağılan şu BEPANTHEN merhem konusunu yazayım… (Üzerinde “cilt kremi” yazan Bepanthol değil burada bahsettiğim)

Bepanthen bir eczadır. Parfümeride değil eczanede satılır. Kozmetik değildir. Çoğu hanımın bunu nemlendirici, besleyici (!) olarak kullanarak hata yaptığını düşünüyorum.

Sebebine gelince: Yüksek oranda onarıcı E-A vitaminleri ve bazı besleyici yağlarla bu krem “ACİL DURUMLARDA HASARI ONARMAK” için kullanılacak “ sikatrizan” bir ecza ürünü haline getirilmiştir. Kozmetik değildir. Uzun süreli kullanımda yüzde kıllanma yapabilir. Gün içinde, yağlı yapısı sebebiyle gözeneklerin içinde günün tozu kiri yapışır, yağlı doku kir ve tozla birleşerek siyah noktalara sebep olabilir. Bu yüzden, nemlendirici olarak kullanılmayacak kadar yağlıdır.

Gündüzleri bu kadar yağlı pomadlar değil, kozmetik yapısı inceltilmiş hem besleyen hem nem yükleyen cilt tipinize uygun kremler kullanın. Hem her gün deriyi onaran bir ilaç kullanmak, cildinizin “kendini yenileme kabiliyetini” tembelleştirebilir. Tıpkı bir çocuğun her gün ayakkabılarını siz bağlarsanız asla bağlamayı öğrenmeyeceği gibi…

Ben taraftar değilim ama siz bilirsiniz. Neden bu pomadın parfümeri raflarında değil eczanelerde satıldığını da unutmayalım. Bepanthen merhem “gibi” onaran destek yenileme kremleri kozmetiklerde de vardır. Cildinizin yağ salgısına göre formüllenir ve sunulur.

Pişik kremini nemlendirici olarak kullanabilir miyim?

Hayır! Pişik kremlerinde, derinin acil onarımına yardımcı olan, koruyucu tabaka oluşturan çinko oksit  yoğun miktarda (%40 gibi) kullanılır. Çünkü deri alarm halindedir ve çabucak bir onarım gerekir. Sürekli acil durumda bir cildiniz varsa doktora gidin!! Pişik kremini sürekli kullanmak cildinizin “ACİL” kavramını yok eder! Pişik acı verir! Ve bebek acıyan derinin üzerine günde en az 3-4 kez daha çiş yapar. İdrardaki asitler bu acımayı daha da artırır. Bu sebeple çok acil onarılması gereken bir cilt vardır. Bu sebeple pişik kremleri sadece acil durumlarda derinin “onarılması” için kullanılmalıdır.

Lesitin soya fasulyesi veya yumurta sarısından elde edilir ve kullandığınız pişik kremlerinde genelde “fosfatidilkolin” adıyla veya PPC (soya lesitini) olarak içerikte görürsünüz. Hem ilaç hem kozmetikte süspansiyon veya emülsiyon üretiminde emülgatör olarak (çeşitli maddelerin birbirine karışımını sağlama amaçlı) kullanılır. Pişik kreminin iyileştirme etkisine, hücre güçlenmesine destek verecek maddelerden sadece biri bu! Çikolatada da var 🙂  Pişik kreminin kalitesiyle alakası yok.

“Lecithin” ve “Hydrogenated Lecithin” adıyla birçok kozmetik içinde lesitini  görebilirsiniz. İlla ki pişik kremine ait bir durum değil. Hasar görmüş ciltlerin yumuşaklığına tekrar kavuşması için formüle konulur. Neyse… Kıssadan hisse, lesitin var diye pişik kremine tutulmanızın gereği yok. Gidin cilt tipinize göre üretilmiş besleyici veya onarıcı kozmetik alın. İLAÇ değil. İlaçları kozmetik yerine kullanmayın.

Zeytinyağını cildime sürsem?

zyagi

Hayır! Doğal ürünlerin doğada bulundukları halde yüze uygulanması cildin salgılarına ve asit yapısına uygun olmayabiliyor. Kozmetik sanayi de eczacılık da bu sebeple var. Bir gül yaprağını ezip yüzünüze sürmekle (!) damıtıldıktan sonra çıkan suyu kullanmak arasındaki dağlarca fiziksel ve kimyasal farkı anlamanız gerekiyor. Mesela her zeytinyağının asit derecesi yüzün pH’ı için uygun değildir. Saf olarak sürdüğünüzde zamanla gözenekler açılır ve göz altına fazla yağlı geleceğinden göz çevresinde lipom dediğimiz yağ bezelerinin oluşmasına sebep olur. Zeytinyağıyla göz makyajının silinebileceğini söyleyen hanımlar da var. Sakın!

Çünkü;

1- Bu yağ göz çevresine fazla ağır (iri moleküllü) geleceğinden sabah şiş gözlerle uyanırsınız.

2- Yağın asidi kirpik diplerine fazla geleceğinden zamanla kaşıntı olabilir…

Evet, zeytinyağı besleyici ve yağ asitleri olarak mineraller olarak zengin bir besin ama SİNDİRİM SİSTEMİNİZ için.

Elbette zengin, elbette besleyici elbette vitamin dolu.

Ama… Yüze sürdüğünüzde gözenek açılması, saça sürdüğünüzde çok hoş olmayan bir koku ve istenmeyen ağırlıkta bir yağlanma olacağından LÜTFEN çok rica ediyorum, zeytinyağının deri tarafından doğru faydalanabileceğimiz hale getirilmişini tercih edin. Yani kozmetikteki hali! Saf sürmeyin.

Kaldı ki SAF zeytinyağını nasıl anlayacaksınız?

Yağın (oleik asidin) kimyasal veya ısıl işlemden geçmemiş olduğunu nasıl biliyorsunuz?

İçinde çözücü maddeler (solvent) olup olmadığını nasıl bileceksiniz?

Zeytinyağları, yüksek basınç altında ısıl işlemden geçirilip, kimyasal yapıları değiştiriliyor.

Sizin SIZMA diye aldığınız yağ asit derecesi kimyasal olarak oynanmış bir yağ olabiliyor.

Zeytinyağı kozmetiklerde kullanılacağı zaman özel işlemlerden geçirilerek ONUN SADECE İYİ ÖZELLİKLERİNDEN yararlanabilmemiz için formüle edilir. Kozmetik sanayi bunun için vardır. Evde elde edilen karışımlar deri tarafından her zaman emilemez.

Saçlara zeytinyağı sürmek besler mi?

Evet. Besler. Saç derisine kaliteli zeytinyağı ile maske yapmak süper! İçine yumurta sarısı, bal, limon filan da koyun. Deri faydalanacaktır. Saçta en az 3 saat bekletmeniz gerek emilmesi için. Bu sürede iğrenç bir kokuyu da sineye çekin. Bir şey olmaz. Ha, bunu haftada 2 kez yapmanız saçlara gerekli miktarda besin takviyesi yapacaktır. Ara sıra ayda yılda bir olmaz!

Gelelim yıkanmasına:

Bir kerede “bol ve tek şampuanla” yıkamanız gerek! Koku filan gitsin, yağ çıksın diye 2 kez şampuan yaparsanız saç derisinin faydalandığı tüm içeriği atarsınız. Sıfıra sıfır elde var sıfır!

Kıssadan hisse:

İçinde yine zeytinyağının iyi tüm özellikleri olan, (E, D ve A vitaminleri) ama koku yapmayacak şekle getirilmiş protein ve keratin yükleyen saç maskelerinden alsanız daha iyi edersiniz. Doğal bir şey yapacağım diye debelenmenin de alemi yok. Organik sertifikalı ürünler zaten sizin için “doğalını” yapıp seçenek olarak sunuyor. İllaki zararlı kimyasal olmak zorunda da değil.

Tüplerin dibindeki siyah veya yeşil işaretler içeriğini belirler mi? Kocaman bir yalan!

tuup

Krem tüplerin arka yüzünde mavi, yeşil, siyah ve kırmızı çizgilerin anlamı varmış! Yok! Yeşiller doğal içerikmiş, siyah ise %100 kimyasal! Yuh! Bu uyduruk olay, internette kozmetikten zırnık anlamayan birkaç aklı evvelin uydurduğu, sonra çığ gibi yayılan, başından sonuna kadar yalan bir bilgidir.

tup 3 tup 2

Tüplerin sonundaki bu renkli işaretler tamamen otomatik baskıda sensörlerin algılayıp ambalajın sınırını belirleyip ,kesme işlemi yapıldığında kalan izlerdir.

Tüpte mavi yazı varsa, mavi bitiş olur. Kırmızı varsa kırmızı, siyah varsa siyah, yeşil varsa tüp sonu yeşil renkli kesiklerle olur. Sensörün rengi algılamasına göre kesme noktasında bu renkler oluşur ve ürün içeriği ile hiçbir alakası yoktur. Siz siz olun internette kendine kozmetik profesörü (!) blogu açan her insana inanmayın.

Detaylı bilgi için lütfen bu videoyu izleyin:

Bu linkteki yazıya da göz atın:

Sağlık Bakanlığı’nın da uyarısı var bu yalan haber için:

Son günlerde sosyal medyada sıkça rastlanan satın aldığınız diş macunu, şampuan, krem vs. tüp içinde sunulan ürünlerin arka yüzlerinde yer alan koyu renkli kareciklerin tüp içindeki ürünün ne oranda kimyasallardan oluştuğunu belirttiğini söyleyen asılsız bir yazı yayınlanmaktadır.

Sosyal medyada dolaşan bu yazı hakkında tarafımıza sıkça sorular sorulması üzerine aşağıdaki açıklayıcı yazıyı yazma gereği duyduk.
Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki tüp ambalaj üreticileri sadece ambalaj üretimini gerçekleştiren firmalardır yani ambalaj içerisine konulacak ürünlerle hiçbir ilgisi yoktur, bu sebepten iç ürünün kimyasal özelliklerini bilmesi ya da bu ürünle ilgili bilgi vermesi gibi bir durum söz konusu değildir.

Ambalaj üreticileri müşterileri tarafından yollanan grafik tasarımlarını belirtilen gramajdaki tüpler üzerine uygulayarak teslim eder.
Gelelim konuya mevzu olan kareciklerin tüplerin üzerinde bulunma sebeplerine; Tüp ambalajlar üretiminin başlangıcından sonuna gelene kadar otomasyon şeklinde üretim yapılarak hazırlanır bu sebepten üretim aşamasının bazı noktalarında otomasyon sistemlerinin algılayabileceği işaretlerden faydalanılması gerekir, bahsi geçen karecikler tüp üzerine grafik baskı tasarımı uygulanması sırasında basılır bu aşamadan sonra tüpler kapakları takılması için kapaklama makinesine iletilir burada müşterilerin ürününe uygun olarak talep ettiği standart ya da snap on (açma yönü sürekli ön kısma gelen tik tak kapaklar) uygulanır.

Snap on kapak uygulamalarında otomasyon sisteminde bulunan optik gözlerin tüp üzerine basılan bu karecikleri görmeleri sayesinde uygun pozisyonlamaları yapılarak kapak doğru yönünde takılır.

Ayrıca bu gözler tüp içerisine ürün dolumu yapılması esnasında da kullanılır, otomatik dolum makinelerine yerleştirilen tüplerin dolum ve kapatılması anında optik gözler sayesinde uygun pozisyonlama yapılarak baskısı yapılmış olan ambalajın ön yüz ve arka yüzünün belirlenerek tüpün düzgün kapatılmasını (yazı ve logonun okunabilir şekilde ortalı kapatılmasını) sağlarlar.

Bu kareciklerinin renklerinin farklılık gösterme sebepleri ise otomasyon sisteminde kullanılan optik gözlerin yüksek hızda çalışma esnasında en rahat birbirine zıt olan iki rengi algılayabilmesidir. (Beyaz üzerinde siyah gibi bu sebeple siyah gibi koyu renkler daha fazla kullanılır)

Başka bir konu ise maliyettir, tüp üreticileri tedarik edilecek tüpün fiyatlarını belirlerlerken ambalaj gramajı, grafik baskı renk sayısı, kapak seçenekleri, adet gibi kriterleri göze alarak fiyatlandırma çalışmaları yapar bu sebepten optik gözlerin okuyacağı karecikleri basarken maliyeti arttırmamak adına bazen grafik tasarımında bulunan renklerden faydalanarak bu karecikleri basarlar.
Kısaca yukarıda açıklaması yapılmış olan sebeplerden dolayı günümüz otomasyon sistemininden faydalanılmak için kullanılan bu masum kareciklere insan sağlığını etkileyebilecek anlamları ifade ettiğini söylemek cahil bir aklın bilgisinden fazlası olamaz.

Kaldı ki Sağlık Bakanlığı Kozmetik Yönetmeliği’nde bu tarz ürün ve ambalajlarla ilgili ürün üzerinde ya da ekinde neler olması gerektiğini çok net açıklamıştır. Arzu edenler aşağıdaki linkten bu bilgilere ulaşabilirler. LİNKE TIKLAYIN.

Bebek şampuanıyla göz makyajını çıkarabilir miyiz (!)

Hayır! Ne yüzü temizlemek ne göz makyajını ne saçlarınızı bebe şampuanıyla yıkamak sizin için DAHA İYİ değildir! Eğer bebe şampuanıyla göz makyajınızı çıkarırsanız kirpikleriniz birkaç aya dökülmeye başlar. Yapısı “asit” olan bu şampuanlar, kirpiklerin beslenip büyüyeceği ortamı kurutur.
(Mesela Johnson bebe şampuanı pH 6 dır. Bu onu asidik yapar. Yani bu, çözeltide hidroksit iyonlarından daha fazla hidrojen iyonu olduğu anlamına gelir. ) Zamanla kirpik diplerinde kepeklenme başlar ve kirpikleriniz zayıflar. Bir kirpiğin “eskiyip, dökülme” ve yerine yeni kirpiğin gelmesi 3 aylık bir döngüdür. İnanmıyorsanız 3 ay boyunca göz makyajınızı bebe şampuanıyla çıkarın ve izleyin. Bir bebek cildi ile sizinki arasında dağlarca yapı farkı vardır. Bebeklerin yüzeysel koruma tabakası iyi gelişmediği için onlar için “özel” ürünler yapılır. Mesela sizin cildiniz bir kremi 20 dakikada emiyorsa bir bebekte aynı krem 5 dakikada emilir. Çünkü ciltten emilimleri sizden yüksektir. Sizin deri (pH) asit/baz dereceniz 5,5 civarıdır, bebeklerin 6,7 civarı…
Şunu iyi idrak etmeliyiz. Bebekler için olan ürünleri erişkinler kullanmamalı (Firma özel ph ile ürettiği ürünleri zaten “büyükler & bebekler” e diye belirtir.) Kalkıp “daha temiz üretildi” (!) sanarak ısrarla bebek ürünü kullanırsanız, cildiniz gitgide kuruyacak ve hassaslaşacaktır. Sebebi bu pH’ın farklı olmasıdır.

Artık erişkinsiniz, bebek değilsiniz… Erişkin cilt yapınız var. Soğuğa, rüzgâra, güneşe kimyasallara karşı deriniz bağışıklık kazandı. Oysa siz bebekken en ufak bir hava değişiminde yanaklarınız sızlar, kıpkırmızı olurdu. Ilık suyla bile yıkansanız pespembe olurdunuz.  Kanınızın, idrarınızın, derinizin hepsinin ideal bir pH derecesi vardır. Bu asit/baz dengesinin bozulması kronik yorgunluk, aseton gibi kokan ağız, halsizlik, baş ağrısı, sinirlilik hallerinin sebebi olabilir. Kanda pH’ın düşmesi sebebiyle damar sorunları ve hücre yenilenmesi sorunları ortaya çıkar. Yani kısacası: pH önemlidir!

Yüz derisi ve göz etrafındaki deri kalınlık bakımından da farklı olduğu için, özellikle göz bölgesi için temizleyiciler “özel” formülle yapılır. Bunlar, kırıştırmadan, kurutmadan, nazikçe makyajı söken kozmetiklerdir. Gözün kendi pH’ı 7,5 olduğu için bazı temizleme ürünlerin gözü yakması normal. Bu, temizleyicinin kötü olduğunu göstermez. Göz içine hiçbir temizleyiciyi kaçırmamanız gerekiyor…
Aynı konuyu bebekler için güneş kremi kullanırken de hatırlayınız. Bebek ürünleri sizin için üretilmemiştir.

Total
3
Shares
41 Yorum
  1. merhaba. be yüzüme ve vücuduma bir karışım uyguluyorum. içerisinde gliserin,az miktarda zeytinyağı, az miktarda bebe yağı, e vitamini ampul, bephantol ampul ve çok miktarda gül suyu var. kendim hazırladım. cildim pul pul kuruyordu. yaklaşık bir aydır kullandığım bu karışımla cildim nemli, ışıl ışıl, lekeler %60 azaldı fakat t bölgemde ardı ardına kocaman sivilceler çıktı. acaba bu içerikten hangisi sivilcelenmeye yol açar;? bir de çenem de kıllanma var. bu içerikten herhangi birisi kılları besler mi? lütfen cevap…

    1. Seda Hanım yaşınız kaç bilmiyorum ama birkaç ayda hiç bir kozmetik kıllanma yapmaz. Öyle olsaydı milyonlarca kel adam ve kaşsız kirpiksiz insan bu karışıma hücum ederdi…
      Kıllanmanın en büyük sebebi hormonal dengedeki androjen hormonlardır. Eğer 24-25 yaşın altındaysanız hormonal denge de hanımlarda 26-27 yaş civarı dengeye oturduğundan ; kıllanmanın sebebi hormonlardır. Adetin dördüncü günü kan aldırın ve testosteron & östrojen dengenize bakarak doktor sizi yönlendirecektir. İçeriden tetiklenen kıllanma ile dışarıdan baş etmeye çalışmak olmaz.
      SAF A veya SAF E vitamini düzenli olarak sürüldüğünde veya yüksek oranda bu vitaminleri içeren kremler çok uzun süreler kullanıldığında (mesela bir yıl hiç aksatmadan) kıl köklerini etkileyebilir.Besleyebilir.Ama dediğim gibi hormonlardır bunu tetikleyen.
      Bakın, vücuttaki kıl köklerinin yaşam döngüsü altı aydır. Saç tellerinde bu 3-4 ay civarındadır. Her yeniden çıktığında, yapısı sizin beslenmenize, kullandığınız ilaçlara ve hormonal durumunuza göre değişecektir. Yani kılı besleyen bir şey kullansanız bile bunun sonucunu gözle görebilmek için ALTI AY geçmesi gerek.
      Bu arada pul pul kuruyan cildin sabunla yıkanmaması gerek. Sabun buna sebep olabilir çünkü pH’ı 7 civarıdır ve pullanma yapabilir. Pullanmanın sebebi yeterli nemlendirici kullanmamak korumamaktır. Sizin hazırladığınız bu karışım içine her şey karıştırılmış gereksiz bir çorbaya benziyor. Üstelik bebe yağı diye kullandığınız petrol türevi olan yağlar gözenekleri tıkar ve sicilelenme yapar. Bebe yağı dediğiniz şişenin arkasını okuyun içinde mineral oil yazıyordur. Bu yüze sürülecek bir yağ değildir. E vitamini ampulünü neden sürüyorsunuz anlamadım? Yaşlandınız ki, yanık mı geçirdiniz? Yazın kavruldunuz ve yaşınızdan önce mi kırışıklar oluştu?
      Size tavsiyem Allah aşkına evde kendi kendinize mutfak işi malzemeyle hazırladığınız şeyleri suratınıza sürmeyin. Bununla ilgili detaylı yazı bu linkte lütfen okuyun.
      http://aysenuryazici.com/evde-kozmetik-yapmak/

      Yapacağınız en doğru iş pullanan cildinizi misel su ile sabah akşam temizleyip, ardından uygun bir nemlendirici sürmektir. Pullanma ve sivilcelenme sorunu kesilir.
      Önerim Cyrene Searene Skin Drink Micellar Water with Hyaluronic Acid ile sabah akşam silin. Makyaj da çıkartır. Temizleme için en nazik üründür. Durulama da gerektirmez.
      Ardından nemlendiricinizi uygulayın.” Cyrene Hydrating Detox Moisturiser Dry Skin “size uygundur. Bu malzeme size 3-4 ay kadar gider. Fiyatları da makuldür. İçerikleri de temiz.
      Evde kozmetik hazırlamaya devam ederseniz sorunları büyütürsünüz.
      Bazı kattığınız malzeme deri tarafından emilmez, yüzeyde gözenek tıkamaktan başka işe yaramaz. Gülsuyu dediğiniz suyun da gerçekten gül suyu olup olmadığını bilemezsiniz. Neden mi? Bakınız, 6.000 gülden yaklaşık 1 litre “gül suyu” elde edilebilir. ve 1.150.000 adet gülden yaklaşık 1 kg “gül yağı” elde edilebiliyor. Sizce bu kadar kıymetli bir malzemenin suyunu 10 tl’^ye şişesi almak mümkün müdür? Aktarlardan aldığınız her şeyin gerçekten katkısız ve doğru malzeme olduğunu bilemezsiniz. Ama kozmetiklerde içerik bölümünde neler kullanıldığını, ne kadar katıldığını bilirsiniz.
      Dilerim cilt bakımının doğrusunu uygular ve ileride oluşabilecek sağlıksız derinin temellerini bugünden atmaktan pişmanlık duymazsınız.

  2. merhabalar ayşenur hanım.
    ben Aydında yaşıyorum ve bütün gün bilgisayar başında zaman geçirdiğim bir yerde çalışıyorum.32 yaşındayım.cildim karma ve hassas.özellikle yanaklar da hassasiyet oluyo kış mevsiminde. cilt bakım rutinim temizleme tonikleme serum göz kremi ve nemlendirici. bu rutini düzenli sabah akşam uyuguluyorum dersem yalan olur bi yapıyorum bi yapmıyorum maalesef. cildimde çok bi problem yok çok şükür annem ve anneannemde genelde yaşından daha küçük gösteren bayanlardan benimde bu yönde bi şansım var 🙂 ama yanaklardan ağıza inen bölgede çok fazla olmamakla beraber bir süredir hafif sarkma olmaya başladı.bu da yüzümde sanki mutsuz bi ifade varmış görünütsü yaratıyor.bunun için bana neler önerebilirsiniz?şimdiden teşekkürler…

    1. Merhaba,
      Yaşlanma 26 yaş civarı deri altında başlar ve bunun ilk solgunluk kırışıklık gibi belirtilerini 4-5 yıl sonra yüzeyde görmeye başlarız. Temel bakım dediğimiz temizleme + nemlendirme + koruma adımlarını DÜZENLİ uyguladığınızda cilt sağlıklı yapısını sürdürür ve “yaş alma” ötelenir…
      Elbette yüzünüzü ne ile temizlediğiniz de önemlidir. Sabun pH’ı yüze uygun değildir kurutucudur o sebeple bir temizleme süngeri ve sülfat içermeyen jelle köpürtüp temizlemeniz gerekir. Temizlenmemiş ciltte kremler %100 fayda sağlamaz. Rutini ara sıra uygulamak cildin sağlıklı kalmasına yetmez. Üşenmeyin. Dişinizi nasıl sabah ve akşam fırçalıyorsunuz, yüzü temizleyip kreminizi sürmeye de 5 dakikanızı ayırın ve bu alışkanlığınızı bozmayın. Daha gençsiniz, bir 5-6 yıl sonra hücre yenilenme hızı düşmeye devam ettiğinde ilk derin kırışıklar ve mat yorgun yüzey olduğunda zamanında bakıma başlamadığınız için üzülürsünüz. Bu neye benziyor biliyor musunuz? Bir bebeğiniz var ve siz onu “nasılsa dayanıklı” diye kapı önünde yatırıyor ve ara sıra ekmekle besliyorsunuz. Dayanmanın da limiti vardır. Hassasiyet de bu sebeple gelişir. Dış etkenlerden korumaz nemini dengede tutmazsanız deri zaman karşı kızararak tepkisini gösterir. Zamanla pullanma ve derin kırışıklar oluşur. Sarkma ve kırışıklar ve yorgunluk; sizin yaşınızda hepsi su tutma kapasitesi azalmış korunmamış cildin sorunlarıdır. Bakımınızı doğru yapın, hepsi düzelir. Bakmayınca dağ, bakınca bağ olur derler 
      Genetik yapı önemlidir ama anneannelerimiz bizim yaşadığımız şartlarda hırpalanmadılar. Bunu da göz ardı etmeyin ve genetiğe güvenmeyin.
      Size tavsiyem sabah akşam temizlemek için içinde sodium laureth sulfate olmayan bir jel kullanın. Jeli makyaj temizleme süngeri ile köpürtün. Durulayın. Ardından nemlendirici besleyici kreminizi sürün. Mart ayından itibaren de sabahları SPF güneş koruması içeren bir krem sürün. Yoksa hassasiyet ve kırışıklar UV ışınlarıyla tetiklenip lekelenmenize ve çok derin kırışmanıza sebep olur (Bunları korkutmak için söylemiyorum. Olacak olan budur maalesef)
      Temizleme için en pratik ürün Misel sudur. Size de uygundur. Pamuğa döküp cildi silin. Makyajı da çıkartır. Durulama da gerektirmez.
      https://cyrene.com.tr/cilt-bakimi/cilt-tipine-gore/hassas-cilt/sensitive-yuz-makyaj-temizleme-misel-suyu-500ml.html
      Ama” illaki yüzümde suyu hissetmek isterim” diyorsanız Cyrene jel ve toniği kullanın.
      https://cyrene.com.tr/cilt-bakimi/kategoriler/temizleyiciler/hydra-radiance-skin-recovery-gentle-cleansing-gel.html
      https://cyrene.com.tr/cilt-bakimi/kategoriler/tonikler/hydra-radiance-moisture-boost-facial-toner.html
      Nemlendiriciniz (sabah ve akşam) => https://cyrene.com.tr/cilt-bakimi/cilt-tipine-gore/hassas-cilt/nemlendirici.html
      Haftada 2 kez PCO mask uygulayın. Bu maske çok çabuk yorgunluğu, tüm yüzü gözaltlarını ve ağız kenarındaki çizgileri sarkmayı onarır. Haftada 2 kez geceleri, bunu uygulayın. Ve kutudaki 12 maskeyi 1,5 ayda bitirdiğinizde yüzünüz canlı diri ve sağlıklı olacaktır. Süreklilik önemlidir. Bu maskeyi uyguladığınız geceler başka hiçbir kozmetik sürmeyin. 6 Saat yüze su değmemesi gerek. Bu süreyi de uykuda geçirmiş olursunuz.
      http://urun.n11.com/maskeler/pco-anti-aging-hucre-yenileyici-leke-acici-maske-P139343022 (KULLANIMI burada yazıyor)
      Sevgilerle.
      Ayşenur Yazıcı.

  3. merhaba ayşenur hanım.şunu da eklemek istiyorum serumum ıda.kew antiaging yüz serumu, tonik jane iradale sprey, nemlendiricim skin blossom age resists , göz kremimde logonanın göz kremi. yüz temizleme jelini bi kaç kez değiştirdim. elimde bir de laveranın kızılcık serumu vardı ama yanaklarımda sivilcelenme yapınca kullanmayı bıraktım. bu arada tenim beyaz. gün içinde abdest almam dolayısıyla yüzümün suyla teması çok fazla.Bir de sarkma için kullanılan krem gibi ürünleri diyelim ki bir süre için kullanamadık cilt eskisinden daha kötü olarak eski haline döner diye yaygın bi inanış var en çok merak etiğimi bu.cevaplarsanız çok mutlu olurum.

    1. Merhaba tekrar…
      IDA.KEW serum, jane sprey, skin blossom nemlendirici ve göz kreminiz doğru seçim. Yüz temizleme jelinizi ya sülfat içerikli seçtiğinizden deri rahatsız olmuştur yahut cilt tipinize uygun seçmediğinizden. İçeriğinde “sodium laureth sulfate” isimli köpürtücü olmamasına dikkat edin ya da misel su ile cildi temizleyin. http://aysenuryazici.com/abdest-ve-cilt-kurulugu/ başlıklı yazıdan detaylı bilgi edinebilirsiniz.
      Kızılcık serumu çok doğal ve iyi bir serumdur, temizlemeden sonra 2-3 dama (fazla değil) henüz cilt ıslakken uygulanır. Fazla gelmiş olabilir. Sadece akşamları uygulayınız.
      Sarkma için ürün kullandığınız sürece deri altındaki “yaşlanmaya karşı durduğunuzdan” hırpalanma çok yavaşlar. Yani elastikiyeti desteklediğiniz için gergin ve sağlıklı durur. Kullanmayı bıraktığınızda cildi yine yaşlanma kaderine terk ettiğiniz için elbette yüzeyde tekrar kırışıkları ve gevşemeyi göreceksiniz 🙂 Bu eskisinden beter demek değildir, bu kullandığınız sürece yaşlanmasına izin vermediğiniz için genç duran yüzeyin tekrardan yavaş hücre yenilenmesine geri dönmesidir. Yani kullandığınız sürece zamandan çalmış olursunuz. Antiaging denilen ürünler işte bu deri altında tembelleşmenin hızını keser. Yaşlanma hızını keser. Bu nedenle 27 yaş civarı herkesin antiaging “yaşlanma karşıtı” ürün kullanmasını tavsiye ederiz ki sarkma geciksin… Umarım anlatabildim. Sevgilerle

  4. çok teşekkür ederim ayşenur hanım önerilerinizi mutlaka dikkate alıcam.
    sevgiler…

  5. Merhabalar ayşenur hanım tevafuken sayfanıza denk geldim çokta memnun kaldım edindiğim bilğilerden dolayı:) 33 yaşındayım ve Yüzüm biraz lekeli küçük bir sivilce bile iz olarak kalıyor. organicum güneş kremi kullanıyrdm. kırışıklıklarada iy geliyordu siyah noktalarda azalmıştı.bir muddet oglumun hastane macerası oldu hiç birşey kullanamadım.siyah noktalarım da arttı lekelerimde şimdi tekrargüneş kremini almak istiyrm yanında organicumun leke kremini kullansam olurmu ama çok kararsız kaldım siz tavsiye edermisinz yoksa önereceginiz başla bir ürün varmıdır. Son olarak neutrogenanın visibly clear kullanıyrm dogru bir ürünmü benim için..

    1. Merhaba,

      Oğlunuza geçmiş olsun. Allah bir daha göstermesin. Evlat en kıymetli hazine…
      Yüzünüzdeki lekeler sivilce izleri olarak ve güneş lekeleri olarak beraber anladığım kadarıyla…
      Üç ayrı sorunu tek ürünle halletmek mümkün değildir Hayriye hanımcığım.
      Temel bakım denilen: “temizleme + nemlendirme+ SPF koruma” adımlarını beraber yaptığınızda deri sağlıklı yapısını sürdürür ve yaş alma ertelenir.
      Sadece güneş koruması olmaz.
      Kırışıklar farklı içeriklerle hafifletilir, siyah nokta oluşum sebebi düzenli temizlememedir.
      Size detaylı bilgi verecek olan 30 lu yaşların cilt bakımı yazıma kısa bir göz atın daha rahat anlayacaksınız.

      http://aysenuryazici.com/kozmetik-ve-guzellik-2/30lu-yaslarda-cilt-bakimi-nasil-olmali/

      Cilt tipinizi yazmamışsınız ama anladığım kadarıyla “yağlıya dönük karma” (sivile izleri ve visible clear kullanmanız sebebiyle)
      Visible clear’ın bir sivilce jeli ve bir de yıkama jeli var sanırım ikisini de kullanıyorsunuz .Bilemedim şimdi…
      neutrogena siyah nokta temizleyici peeling jel ile temizleyin sabah akşam ancak ardından derinin yüzey pH’ını düzenleyecek bir tonik veya gülsuyu ile cildi silin.
      Sonra dengeleyici nemlendiricinizi sürün.
      Gündüzleri, dengeleyicinin üzerine SPF korumayı sürün.
      Sistem bu şekilde sıralanır. Eksik yapılmamalıdır.
      Eğer kırışıklarda belirginleşme varsa krem altına, tonikten sonra hyalüronik asit içeren bir serum kullanın.
      Deri daha diri ve kırışıksız olur. Serum aynı zamanda derinin yenilenme hızını da düzenlediğinden sivilce izlerinin yenilenen deri ile atılmasına yardım eder.
      Haftada 2 kez de banyo çıkışı peeling yaparak, sonrasında bir killi maske uygulayarak ölü ve lekeli tabakayı atmayı hızlandırırsanız cildiniz çabuk izlerden kurtulur.Hem de bu haftalık bakımlar siyah nokta oluşumunu engeller.

      Cyrene markasında Epidermal Matrix Age Defying Hyaluron 3MW size yaşınıza ve cildinize de uygundur.
      Organicum Sun SPF 50+ Yüz ve Vücut Koruyucu Güneş Losyonunu elbette kullanabilirsiniz. İyi bir marka ve iyi bir içeriktir.
      Ancak güneşten koruyan kozmetikler UV ışınlarının deriyi kırıştırmasını engellediği için kırışıklardan korur.
      Kırışığa da karşı içeriği olan SPF’li koruyucuların üzerinde antiaging etkili içerikli ibarelerini görürsünüz.
      Hem nemlendirici hem kırışık tedavisi hem de güneş koruyucu görevi tek üründedir.

      Mesela:
      Regal Age Control Anti-Wrinkle Krem SPF 30
      Murad Anti-Aging Moisturizer SPF 30 PA+++
      Olay Total Effects Anti-Aging Moisturizer With SPF 30
      JUVENA SUNSATION SUPERIOR ANTI AGE CREAM SPF50
      Solait Anti-Aging Yüz Kremi (SPF 50) – Watsons
      LR Aloe Vera Yaşlanma karşıtı etkili Aloe Vera Anti-Aging Güneş Kremi 20 spf
      avene-solaire-anti-age-spf-50
      … gibi…

      Benim için doğru ürün mü diye sormuşsunuz ama cilt tipinizi bilmeden sizi yanlış yönlendirmek istemem.
      Ama sivilce oluşumuna müsait cildiniz varsa visible clear serisini evet tabii ki kullanabilirsiniz.
      Temel bakımın 3 adımını eksiksiz yaptığınızda sorunlar gidecektir.
      Sevgilerle

  6. Ayşenur hanım mrh. Sizin hayranınızım hem de hemşerimsizin sizinle gurur duyuyorum sizden bahsederken Elazığlı oluşunuz bana ayrı bir gurur veriyor.Sitenizi sürekli takip ediyorum aynı şeyleri tekrar tekrar hiç bıkmadan okuyorum gözden bişey kaçmış olmasın diye:)
    Ben 30 yaşında yağlı ciltli yanaklarda sivilcesi olan 2 çocuk annesiyim.İzmirde oturuyorum.Cildimin temizliğine çok dikkat ederim Sizin sayenizde tanışmış olduğum Cyrene markasının ürünlerini kullanıyorum çokta memnunum ama sivilcelerim bazen sönük bazende aktif oluyorlar bu sorunum hep var hiç tamamen bitmedi anlayacağınız.Doktora gittim kan testi verdi hepsi normal çıktı (sadece çinko yaptırmadım).Doktor bana Benzalin kremini verdi akşam uyumadan sivilceli yerlere sürüyorum solduruyo sivilcemi ama tamamen oda yok etmedi 1,5 aydır da kullanıyorum.Cilt rutinime gelirsek.. Cyrene (AHA/BHA Exfoliating Gentle Cleansing Gel)ile yıkıyorum…..(Advanced Oil Absorbing Ultra Light Hydrator). (Oil Free Skin Balancing Aqua Gel Moisturiser) ürünlerini hiç aksatmadan kullanıyorum haftada bir peelingini yapıyorum ama tamamen yok olmuş değiller hatta lekelerim olmaya başladı bende birkaç gündür Cyrenenin serumu ve nemlendiricisinin yerine gene Cyrenenin (Dark Spot Corrector Serum Niacinamide %5) ve yeni ürünleri olan( Equo-Librium Skin Rescue Moisturiser with Probiotic Technology)kullanmaya başladım 4 gündür falan kullanıyorum ayrıca gene sizin tavsiyeniz üzerine Cosmedin yağlı ciltler için olan güneş kremini aldım dışarı çıkınca bunu da sürüyorum henüz 1defa sürdüm ama çok hafifti korktuğum gibi değildi gayet iyi.Bu aralar banyodan önce de Cyrenenin (Milky Gentle Cleansing Oil) bu ürününü kullanmaya başladım akşamları da gene aynı doktorun verdiği (Cleocin -T %1 Solüsyonsan) sivilcelerin üzerine sürüyorum sizce bu uygulamalarımda yanlış bi durum varmı sizin tavsiyeleriniz benim için çok önemli unutmadan Cyrene bana %15AHA tek kullanımlık3 paket göndermiş bunları kullanmalımıyım karar veremedim çok uzun oldu ama umarım okuyup cevap verirsiniz.Hayatınızda sağlıklı başarılı yıllar diliyorum Sizi çok seviyorum.

    1. Serap Hanım Merhaba,
      Sevgili Hemşehrim 🙂

      Yağlanma genelde hormonal aktiviteden artış gösteren bir durumdur.Yaşınız da ergenlikle ilişkili olmadığına göre yeme içmenize dikkat edin. Çerez, baharatlar, kızartmalar, paket ürünler(katkılı) çikolata vb…
      Kullandığınız ürünler doğru ürünler.
      Cleocin -T %1 Solüsyon ve Benzalin ilaçtır biliyorsunuz. Birini sabah, birini akşam kullanarak aslında hem akneyi oluşturan bakterileri öldürüyor, bir yandan da yüzeysel bir soyma yapıyorsunuz. Bunları kullanırken ayrıca AHA’lı yani soyucu bir başka ürün kullanmanızı tavsiye etmem.Yani bu ilaçları kullanırken o maskeyi kullanmayın. Sonra kullanırsınız. Tedaviniz bitene kadar bakımınıza başka bir şey ilave etmeyin. Cyrene jelinizle yıkayıp, Light hydrator ve oil free gel’inizi kullanın.
      Gördüğünüz tedavi ilaçlarını kullanırken SPF’siz asla dışarı çıkmayın. Lekelenirsiniz.
      Aktif sivilcelerin üzerine sivilce söndürücü de kullanabilirsiniz.
      Cosmed’de var söndürücü jel.

      Tedaviniz bittiğinde medikal estetik uzmanından yardım almanız belki TCA gibi bir işlem yaptırmanız iyi olur.
      Sevgiler

      1. İlaçları kullanmayı bıraktım sadece cyrene ürünlerimi kullanıyorum ve nerdeyse 3haftadır kabak çekirdeği ve çuha çiçeği çayını içiyorum cidden gözle görülür bi iyileşme var sivilcelerimde sizce bu uygulamanın bi faydasımı yoksa kendimimi kandırıyorum anlamadım ama şimdilik cildim gayet iyi gidiyor umarım böylede devam eder sizin sayenizde çok şey öğrendim.Saçla ilgilide şampuanladıktan sonra spreye doldurduğum elma sirkesini sıkıp biraz bekleyip duruluyorum bunun doğruluğu nedir bu arada saçlarım yağlı 1gün yıkayıp diğer gün yıkamayınca hemen yağlanır

  7. Ayşenur Hanım merhaba;

    Saçlarımdaki dökülmeden dolayı yaklaşık 3,5 ay biotin hapı kullandım.. Vücudumda ve yüzümde ayva tüylerimin rengi koyulaştı ve kalınlaştı, .Görüntü olarak gerçekten kötüler..Kullanmayı bıraktım ama endişeliyim, eski halime ne zaman dönerim ? bu durum kalıcıysa gerçekten çok büyük problem

    1. Yaşınızı yazmamışsınız. Tüyler hormonal sebeplerden kalınlaşır veya koyulaşırlar. Kılların kökleri de farklıdır.
      Biotin haplarının saç dışındaki bölgelerde kıllanma yapacağını sanmıyorum. Kaldı ki aldığınız biotinin vücudunuzun ihtiyacı olan kadarı emilir kalanı idrarla atılır.
      Yani çok alsanız dahi tuvalete gider fazlası…
      Lütfen adetin 4.cü günü kan aldırıp testosteron ve östrojen seviyelerine baktırın. Doktora söylerseniz sizi yönlendirir.

      Sevgilerle

  8. Merhaba Ayşenur Hanım
    Benim yaşım 32 ve cildim yıllardır çok kuru üstelik tüylerden her zaman muzdaribim. İğneli epilasyondan dolayı hem lekelerle hem de izlerle uğraşıyorum ve tüylerim hiç bitecek gibi değil. Kuruluk için nemlendiricimin yanında lilakutudan aldığım shea yağını kullanmayı düşünüyorum. Yağlar konusunda yazınızı okudum ama biopark cosmetics in shea yağı kozmetik ürünü olarak geçiyo mu emin olamadım.yardımcı olur musunuz

    1. Merhaba,
      Tüylerle ilgili sorunlar hormonlar ve testosteron ile ilgilidir. Bir kan testi yaptırın. Endokrinolog sizi yönlendirecektir.
      web sitemdeki Kadınlarda Tüylenme Kıllanma Neden olur Ne Yapılabilir başlıklı yazıyı okuyunuz.
      Kuruluğun sebebi yeterli nemlendirici kullanmamak veya eksik bakım olabilir. Eğer sistemik bir rahatsızlığınız yoksa…
      Bahsettiğiniz shea yağı vücut ve eller içindir.Çok iyi bir yağdır.
      Yüz için hyalüronik asit ve shea yağı içeren bir kremi sabah ve akşam kullanın.
      Web sayfamda “çok kuru cilt” ve “Sivilce izleri nasıl geçer ?”başlıklı iki yazıya lütfen göz atın. Yapmanız ve yapmamanız gerekenleri tek tek anlattım .
      Size tavsiyem misel suyla cildi sabah akşam temizleyin.
      Ardından nem yükleyen ve yenilenmeyi sağlayan serumu sürün.
      Ardından su yükleyen nemlendiricinizi
      Cyrene markasının size uygun makul fiyatlı ve iyi kalitede ürünleri var.cyrene.com.tr adresinden bakabilirsiniz.
      temizleme: Searene Skin Drink Micellar Water with Hyaluronic Acid
      Serum: Argan Milk Serum
      Nemlendirici onarıcı : Hydrating Detox Moisturiser Dry Skin

      Sevgilerle

  9. Ayşenur Hanım Merhabalar;

    39 yaşındayım, yüzümdeki ayva tüylerinden çoktandır rahatsızım..Normalde yüzüme bakıldığında hiçbirşey belli olmuyor fakat arkadan ışık vurduğunda yada parmaklarımı tüylerin çıkış yönünün tersinden gezdirdiğimde sanki kadife bir kumaş gibi..Ayrıca boyları da kısa sayılmaz..Hormon testlerimde hiçbir anormallik yok..Annemin de yüzünde ayva tüyleri vardır, belki benimki de genetik…O kadar ince, sarı ve sık ki, iğneli epilasyona kabul edilir miyim emin değilim..Lazer epilasyonun da tüyleri iyice yaydığını ve kıl formuna dönüştürdüğünü duydum, yaptıranlar bin pişman..O yüzden onu hiç düşünmüyorum…Ayrıca en önemli çekincelerimden biri de yüzümde akne rozasea (1.evre) olması…Uzun yıllardır çok dikkat ederek hastalığın ilerlemesini engelliyorum, hatta kimse anlamıyor roza olduğumu..İğneli epilasyon roza durumumu kötüleştirir mi dersiniz ? Ya da bana önereceğiniz her türlü çözüme açığım…Bu tüyler bende stres yarattı

    1. Merhaba,
      İki ayrı soru sormuşsunuz her ikisini birleştirerek cevaplamam daha doğru oalcak. Bu sebeple diğer sorunuzu da buraya kopyalayarak cevaplıyorum.
      —————————————————————-
      azıma ek olarak kullandığım bazı ilaçlar var androgenetik alopesi sebebiyle minoxil forte sprey ve byopecia multiplex ( ayrıca byopecia biotin vardı 15 gün kadar önce bıraktım onu ) .. bu ilaçlardan sonra tüylenme şikayetlerimin gözle görülür şekilde arttığını kesin ve net söyleyebilirim.. multiplex içeriğinde b vitamininin tüm çeşitleri, e vitamini, biotin ve daha birçok extre var, oldukça zengin içerikli.. Yani sonuç olarak öncesinde de yüzümde ayva tüyleri vardı ve rahatsızdım ama artık daha da fazla arttı boyları da uzadı.. Ve işin en kötü tarafı, minoxil’i ömür boyu kullanmak zorundaymışım, doktorum eğer bırakırsam saçlarımın eski seyrek haline döneceğini ve zamanla daha da seyreleceğini söyledi..Bu arada saçlarımda ciddi olumlu yol katettiğimi eklemek istiyorum..Saçlarımı kurtarayım derken başıma bambaşka dertler açtım desem daha iyi özetlemiş olacağım
      ————————————————————–
      Kadın tipi androgenetik alopesi (KTSD) zaten androjen seviyesi yüksek olan kadınlarda gözlenen bir sorun. Sizin de “androgenetik alopesi” sorununuz olduğunu yazmışsınız ama hormonlarda bir anormallik yok diyorsunuz 🙂 Bu erkek hormonunun fazlalığından oluşan bir rahatsızlık ? Bu rahatsızlıkta aşırı kıllanma (hirşutizm) adet düzensizliği gibi androjen hormonun fazlalığının diğer belirtileri de olur. Ben doktor değilim ama cilt ve cilt uzantıları üzerindeki sorunların , metabolik sorunlarla nasıl şekillendiğini anlatabilirim. Konum cilt çünkü.
      Yüksek miktarda bazı vitaminlerin ve uzun süre kullanımı kılların kalınlığını ve uzamasını etkiler.Ama saça sürülen bir desteğin yüzde kıllanmaya sebep olabileceğini sanmıyorum.
      Lazer epilasyon kılları yaymaz. Tüyün cinsine ve kullanılan aletin teknik özelliklerine göre, + uzman tarafından uygulanan lazerle sorun yaşanmaz.Ancak açık renk tüyleri ışık görmediğinden lazerle değil iğneli epilasyonla baş edebilirsiniz.
      Rozayı iğneli epilasyon etkilemez. Cilt bakımınızı disiplinle yapar ve epilasyon sonrası sakinleştirici + tüylenmeyi azaltmaya yardımcı (Cosmed tüy serumları gibi) ürünler kullanırsanız sorun çıkacağını düşünmüyorum. Ama en doğrusu dermatolog uzman kişiye görünmenizdir. Size bunu uygun bakımla nasıl destekleneceğini anlatacaktır.
      Istanbul’daysanız Avrupa dermatologlar ve Kozmetologlar birliği başkanı Dr Erçin Özüntürk’e görünebilirsiniz. Sevgiler

  10. Merhaba Ayşenur hanim; Öncelikle her soruya tek tek en ince ayrintisina kadar cevap verdiginiz icin tesekkur ediyorum. Benim sorunum 2 yil once kullandigim akne ilacindan dolayi yuzunde tuylenme olmasi yuzumde ilacin yan etkisinden kalma tuylenme sorunum var bende cagre olarak lazer epilasyona baslamistim 7-8 ay kadar gittim epilasyona azaltmak yerine ince tuylerimin rengi daha da koyuldu ve sert kila cevirdi bazi bolgeleri. Sonra orayi bıraktım ve igneli epilasyona gitmeye karar verdim uzunca arastirmalarimdan sonra. Neyse gittim ve eskiye gore duzelme oldu cok sukur ama 1 ay once gebe kaldim ve maalesef dusukle sonuclandi hormonlarimin degismesinden kaynakli yine tuylerimde artis oldu benim sorunum cildim hem kizarik hem akne ilacindan dolayi cok kurudu nemsiz ve tuylenmeye cok yatkin. Bana onerebilceginiz gunes koruyucusu var mi ? Ve nemlendirici? Ben larohce posay yuz yikama jeli ve nemlendiricilerini kullandim gunes kremini de kullandim ama nemlendiricisi yetersiz geldi. Gunes koruyucusu da yagli oldugu icin tuylenmemi tetikler diye korka korka kullandım. Tonik olarak gul suyu ve ekma sirkesi kullaniyorum. Nemlendiri olarak prof.saracoglunun sitesinden almis oldugum hindistan cevizi yagini kullaniyorum ama tuylerimi besler diye yine korkum ve bıraktım. Yagsiz gunes koruyucular da varmis acaba onlara mi baksam yoksa yine saracoglunun dogal gunes koruyucusunu mu alsam ama iceriginde e vitamini varmis tuylerimi besler diye korkuyorum. Siz ne oneririsiniz?

    1. Arzu hanımcığım,
      Daha önce de belirttiğim gibi androgenetik alopesi zaten kıllanmayı artıran bir rahatsızlık. Lazer değil içeriden gelen hormonlar sizin kıllanmanızı artırmıştır.
      Bunu doktorunuzun da söylemiş olması gerek.Tüylenme akne ilacı veya lazerden değil hormonlardan geliyor.
      İçinde şu var bu var diye tüylenme artmaz.
      Tonik olarak evde değil laboratuvarda sizin cildinize göre binbir zahmetle hazırlanmış toniklerden kullanın lütfen.
      Her gülsuyunun “gülün” suyu olmadığını biliyoruz…
      Kızarıklık ve nemsizlik sorunu olan cildiniz için ben Cosmed yıkama köpüğünü bir sünger yardımıyla köpürterek cildi sabah akşam temizlemenizi ve ardından gündüzleri Cyrene prebiyotik krem, geceleri ozonlu ozonlabs serumu kullanmanızı öneririm.
      Web sitemdeki Kızaran Ciltler ve TÜYLENME yazısını okumanızı ve diğer tahriş edici kimyasallarla da temasınızı kısıtlamanızı öneririm.
      Yağsız güneş koruyucusu: Alba Botanica Very Emollient Sunscreen Pure Lavender Spf45 kullanabilirsiniz.
      Veya Coola Matte güneş koruyucu
      Sevgiler

  11. Ayşenur Hanım Merhaba, Ben 35,5 yaşındayım. atanmamış bir öğretmenim.yıllarca hep sınava hazırlandım.Değil cildimi hayatımı bile hep sınava endeksleyerek sonrasına erteleyerek yaşadım.Şuan sadece sabunla yüzümü yıkıyor ve rosense gül suyuyla yüzümü siliyorum.o okadar. ama şuan aynada berbat bir yüz var.yanaklarımdan ağzıma doğru sarkma hem de çok fazla. çevremden duyduklarıma göre çok çökmüş ve erken yaşlanmışım. bi dönem stresten akneyle uğraştım. ağır ilaçlarla anca geçti. yüzüm şuan yanaklarım normal,ancak alnım ve çenem yağlı ara ara sivilcelenir temizlendiğini hissetmek suyu hissetmek adına sabun kullanıyorum. yanaklarımda açık gözenek çenemde siyah noktalar var. yuzume uygun yıkama jeli ve peeling alıp kullanmak istıyorum. çunku evde bri kaç kez peeling yaptım. alnımda bir ay boyunca kalan kocaman bi sivilceyle hüsrana ugradım.iki ay oldu halen izi duruyor. tonik gözenekleri sıkıştırıp gerginlik sağlıyo diye duydum. babenin tonıgını 2,3 ay gibi kullandım.Ama pek de memnun kalmadım.öneriniz olursa….. sivilce izlerim var. göz altı torbalarım çok kötü. göz çevresi ve göz altı güldüğümde kırış kırış. nemlendirici ne alacağımı bimiyorum. kırışıklık için de aynı şey. bu konu da bilginize tecrübenize çok ihtiyacım var. sizden ricam 1 yıkama jelı, 2 peeling, 3 tonik ya da losyon, 4 maske, 5 göz ve yuz kırısıklık için, 6 leke, 7 nemlendirici .cildime uygun olanı önerinizle almak başlamak istiyorum. yolun yarısı es geçti kalan yarısı inşaalh bakımlı geçer. teşekkür ederim.

    1. Merhaba,
      Haklısınız bunca stres içinde kendimizi hep öteleriz hem başka işler bizden daha önemli olur 🙁 Akne savaşı da sizi yormuş belli ama yine de nemlendirme ve koruma yapmış olsaydınız şu an bunca sorunla bu yaşta savaşıyor olmazdınız.
      :(( Cilt bakımı demek sabah akşam özel ürünlerle saatlerce uğraşmak demek değil ki Deniz hanımcığım, temizlemek, nemlendirmek ve korumak. Bu 3 adımı sabah akşam yapmak sadece 5-7 dakikasını alır. Bunu ihmal etmenin ben bahanesini bulamıyorum kusura bakmayın, bana kızmayın. Çok pahalı şeyler de gerekmiyor. Garnier, Nivea,L’Oreal,Olay gibi firmaların yüksek üretim sebebiyle ürünleri gayet ulaşılabilir ve neredeyse her markette var.
      Evet hepimizin hayat koşturmacasında daraldığımız, sıkılıp çok sorumluluktan ezilip yerle yeksan olduğumuz dönemler olur ama (dişlerimizi fırçalamak gibi) 3 dakikayı cilde ayırmamak olur mu?
      Üzüldüm.
      Çünkü 26-27 yaşa kadar hücre yenilenmesi sizi idare eder ama sonrasında deri altında üretimden sorumlu hücreler tembelleşir, her sene daha da yorgun ve daha az çalışan bir sistem yüzünden deri su kaybeder, kırışır,sarkar ve UV ışınları (korunma) da hırpalar cilt matlaşır yorgun ve kaba görünümlü olur. Kırışık yerleri derinleşir. leke kızarıklık gibi sorunlar çıkar. Bakımı ne kadar disiplinle yaparsanız o kadar az yorulan bir cildiniz olur ileri yaşlarda.
      Erken yaş almanın 2 sebebi nem kaybı + güneş hasarı… Buna bir de stres faktörünü eklerseniz doğal olarak cildinizle pek mutlu olamazsınız.
      Sabunun pH’ı yüze uygun değildir. Sebamed’in 5,5 pH sabunu hariç…
      Yüzünüzü cilt temizlemek için üretilmiş bir jelle temizleyip ardından bir tonikle silmelisiniz.
      Bu ikisi birbirini tamamlar.Temizlenmeden cilde krem serum uygulanırsa ürün tam emilmez ve siyah noktalarla gözenek tıkanmasıyla boğuşursunuz.
      Temel bakım budur.
      Temizleyin, uygun nemlendirici sürün.Sabahları da nemlendiriciden sonra SPF koruma uygulayın.
      (Veya SPF’li bir nemlendirici seçin)
      Bu 3 adım birbirini tamamlar ve beraber yapıldığında derinin sağlıklı yapısını sürdürmesine yardım eder.
      Eğer artı sorunlar varsa kırışıklık gibi, leke gibi, sarkma, cansızlık ve çökme gibi sorunları krem altından serumlar takviye eder.
      Serum ve krem ayrı işleri olan kozmetiklerdir.
      Sizden ricam: web sitemin arama yerine “30’lu Yaşlarda cilt bakımı nasıl olmalı?” yazın. Karşınıza detaylı şekilde yapacağınız bakımın ayrıntıları çıkacaktır.
      Bunu aksatmadan uygulayın. Bir buçuk ay sonra ciltte yavaş yavaş her şeyin düzelmeye başladığını gözlemlersiniz.
      Bakımı aksattığınızda veya sistemli yapmadığınızda deriyi kaderine terk etmiş oluyoruz.
      Yani güneş, rüzgar ısı, soğuk gibi dış faktörler ve zaman dediğimiz gitgide bizi yoran metabolizmanın faaliyetlerinin yavaşlaması tüm organlar gibi cildin de hırpalanmasına yardım edecektir.
      Şimdi yapmanız gerekenler sırasıyla şöyle:
      1- Temizleme (sabah ve akşam.Makyaj yapsanız da yapmasanız da)
      Cyrene jel ve tonik
      Deep Pore Gentle Cleansing Gel ile köpürtüp suyla durulayın. Ardından Searene Lifting & Firming Facial Tonic fısfıslayın. Bırakın yüzeyde kurusun.
      2-Yaşlanma etkilerine karşı yüzey düzeltici destek serum
      Cyrene Daily Skin Smoothing & Renewing Treatment 4% AHA Exfoliant (akşamları sadece kullanın)
      Bu tip AHA içeren ürünler kullanıldığında MUTLAKA gündüzleri en az SPF30 veya daha yüksek koruma faktörüne sahip geniş spektrumlu güneş koruyucusu ile güneşten korunmalıdır!UNUTMAYINZI! YOKSA LEKELENİRSİNİZ.
      3- Göz kremi (sabah ve akşam)
      StriVectin-Ar Advanced Retinol Eye Treatment
      4- Nemlendirici onarıcı (sabah )
      Youth Defense Moisturizer with spf30 Gündüz Kremi
      Akşam=> Absolute Overnight Age Resetting Night Cream (serumdan sonra sürün)

      Kullandığınız %4 AHA’lı yenileyici bittikten sonra %8 ve sonrasında %10’luk olana geçebilirsiniz.
      Deri yavaş yavaş yenilenecek ve sağlıklı cilt yüzeye gelecektir.
      Güneş koruması bu aşamada çok önemlidir. Tekrar hatırlatıyorum.

      Haftalık bakım dediğimiz şey:
      Haftada 2 kez önce peeling, ardından maske yapmaktır.
      Cildin hızlı şekilde yenilenmesine katkıdır.
      Bununla ilgili yazıma web sayfamın arama yerinde “Yüz Peelingi Nedir? Ne İşe Yarar? ” yazarak ulaşın.
      İkisinin beraber nasıl çalıştığına bakın. Sizin daha önceden yaptığınız ev peelingi sanırım sorunlu olmuş çünkü bu bir nevi yüzey zımparalama işidir. Ardından mutlaka maske ile derinin sakinleşip nem yüklenmesi sağlanmalıdır
      Cyrene Hydra Radiance Micro Exfoliating Scrub
      Cyrene Searene Lifting & Firming Facial Mask

      ALTERNATİF: Strivectin firmasının da çok etkin ürünleri var. Dilerseniz internetten ulaşabilir detaylı ürün özelliklerine bakabilirsiniz.
      Gündüz: Neostrata Skin Active Matrix Support SPF30
      Gece: Neostrata Skin Active Cellular Restoration
      Serum: (leke açıcı) Neostrata Enlighten Illuminating Serum 30ml
      Göz kremi: Neostrata Skin Active Intensive Eye Therapy

      sevgiler.
      Gönlüm “atanamayan” kelimesinin ülke lugatından bir an önce çıkartılmasında. Bu bir ülke için çok üzücü ve utanç verici. Başka memleketlerde “atanamayan” kelimesinin karşılığı yoktur sanırım…

      1. Merhaba, Ayşenur Hanım zamanınızı ayırıp beni aydınlattıgınız çok teşekkür ederim. Haklısınız cildime çok acımasız davrandım.çok pişmanım.sadece sabun ve koruma. önerdiğiniz ürünleri kullanmaya başlayacam. yaşadığım yerde bunlar yok. ancak eczanenin siparişiyle alabilirim. Rica etsem güvenilir internet sitesi önerebilir misiniz.hem daha erken almak hem de indirim durumları olduğunda faydalanmak istiyorum. (bunu isteyerek ayıp etmemişimdir umarım) Atanma konusu…… Evet haklısınız. Böyle bir kelimenin sadece Türkiy de anlamı var. Onca emekle maddi manevi fakülte oku, bitir. Diplomanı hak et. Ama sana iş yok. Diploma, ben bu işi yapma yeterliliğine sahibim, demek değilmiş gibi…. Türkiye eğitime hiçbir zaman önem vermedi. fakat şuan berbet durumda.Çünkü dünya sıralamasında sondan ikinciyiz.. Bir ülkenin eğitimi kötüyse malesef akibetinden emin olunmaz. Yaram sızladı, tutamadım kendimi. sizin de canınızı sıktım belki de. Kusurabakmayın…Tekrardan çok teşekür ediyorum .Sİizi çok seviyorum..iyi akşamlar

        1. Merhaba,
          cyrene.com.tr ve dermoeczanem.com sitelerinden alış verişi güvenle yapabilirsiniz.
          Ben indirimlerini takip ediyorum ve bazen gayet iyi indirimlerle ürünlerimi alıyorum. N11.com sitesinden de anışverişlerim oluyor.
          BKM express ile aldığım için ürün elime ulaşmadan , ben onay vermeden firma ödediğim parayı satıcıya aktarmıyor. İçiniz rahat oluyor.
          Canımı sıkmadınız. Tam tersine aynı suyu aynı toprağı paylaştığım insanların emekleri zayii olduğunda bir babaanne olarak için sızlıyor…Elimden de gelen bir şey yok bu duruma üzülmekten başka bir şey yapamamak da daha çok üzüyor beni…
          İyi akşamlarınız, aydınlık yarınlarınız olsun.
          Sevgilerle

  12. Ayşenur Hanım, güzel yüreğinizden gelen sesi yüreğimde hissettim.İiyi dilekleriniz ve verdiğiniz bilgiler için çook teşekkür ederim…

  13. Merhaba Aysenur hanim

    Benim cildim cok kuru ve hassas. Kurak iklimli bir bolgede yasiyorum. Yuzum icin la roche posay kullaniyorum ama bir yerden sonra kâr etmiyor. Deniz kenari bir yerde tatile gittigimde o nemli havada cildim kendine geliyor ama simdilik oyle bir yere tasinma imkanim yok.. Cildim kuruluktan pul pul katman gibi duruyor. Size uc sorum olacak.

    *Ben haftada 1 nem maskesi yapmak istiyorum bal ve tereyagini karistirdim en son ama cildimi kizartti. Yogurt maskesi de nem vermiyor. Dogal yollardan bir tek salatalik surebiliyorum. Acaba hassas, nemsiz ve kuru cildime onerebileceginiz maske var mi dogal olursa cok sevinirim:)

    *Ayrica sizce hassas ve kuru cildime nasil bir bakim yapmaliyim?

    *Bir de yuzumde icten cikan puturcukleri nasil gecirebilirim? Tesekkur ederim 🙂

    1. Berfin Hanım Merhaba,
      Kuru ciltlerin dikkat etmeleri gereken şartları ayrıntılı yazdığım yazımı web sitemde arama yerine kuru cilt yazarak bulabilirsiniz.
      Dikkatlice okuyun.
      Anladığım kadarıyla cilt bakım yapmıyorsunuz. Evde tereyağı bal filan karıştırıp yüze sürmek bakım değildir. Kaldı ki bunların cilt üzerinde kalıcılığı 3-4 saati geçmez. Kozmetik sanayii bunun için vardır.
      Mutfaktan kozmetik çıkarmaya çalışmak, aspirin almak varken ıhlamur içerek ateşini düşürmeye çalışmaya benzer.
      Lütfen arama yerine “Evde Kozmetik Yapmak” yazarak çıkan makaleye göz atınız.
      Sorularınızı cevaplıyorum:
      * Haftada 1 nem maskesi yetersizdir.Haftada 2 kez , yani 3 -4 günde bir deriye nem yüklemek gereklidir. Organik içerikli nem maskeleri alın ve haftada 2 kez banyo çıkışı uygulayın.
      Size uygun olanlar:
      Bioderma Hydrabio Mask Nemlendirici Maske
      Lavera Organik Canlandırıcı Yüz Maskesi Kuru Ciltler
      Heliotrop – Multiactive – Organik Onarıcı Maske
      Lavera Organik Basis Sensitiv Cilt Maskesi Q10
      Avene Hassas ve Kuru Ciltler için Nemlendirici Maske – Apaisant Hydratant

      Hassasiyetin neden oluştuğunu öğrenmek isterseniz web sitemin arama yerine “Hassas Ciltler Dikkat!” yazarak çıkan bilgi yazısına göz atınız.
      Çünkü krem ve bakım sürerken eğer yüzünüzü sabunla temizlemeye devam ederseniz kısa sürede cildiniz hassasiheti geliştirir ve atopik dediğimiz su bile değdiğinde sızlayan bir cilt haline dönüşür.
      Bu sebeple nelerden sakınmanız gerektiğini oradan okumanızı rica ediyorum.
      Cilt bakımı 3 adımdır.
      Sabah ve akşam yapılmalıdır
      Sabah ve akşam temizleyip, nemlendirici uygun kremi sürersiniz.
      Sabahları üzerine güneş ışınlarından koruyan SPF içeren bir koruma kullanırsınız.
      Maske haftalık bakımdır ve iyileşmeyi hızlandırıp desteklemek için yapılır. Maske yapmak bakımın kendi değildir.
      Temizleme için misel su kullanın.
      Bioderma H20Sensibio (eczaneden alabilirsiniz)
      Temizledikten sonra nemlendiricinizi sürün:
      Bioderma Hassas Ciltler için Nemlendirici ve Rahatlatıcı Bakım Kremi – Sensibio Ar
      Gündüzleri güneş koruması:
      Bioderma Kuru Ciltler için Güneş Koruyucu Krem – Photoderm Creme Spf 50
      Güneş ışınları hem kurutur hem hasar oluşturur. Bu nedenle Mart-Ekim ayları arasında mutlaka güneş koruması kullanın.
      Yüzünüzde çıkan pütürcükler muhtemelen doğru bakım yapmadığınız için, üst deriyi fazla kuruttuğunuz için deri altında kalan yağ salgısı birikintileridir. Nedeni, zaten kıt olan yağ salgısının “herhangi bir sebeple” içeriden veya dışarıdan tetiklenmesi ve bu yağ salgısının gözenekte sıkışıp, kuru olan yüzeye bir türlü çıkamamasıdır.
      Haftalık bakımla + günlük cilt bakımınızı doğru uyguladığınızda geçer.
      sevgiler

  14. Merhaba lila kutuda bir yazınızı okumuştum.E ve A vitamini içeren ecza kremleri çok uzun süreler saf kullanıldığı zaman tüylenme yaparlar.bir iki sene hergün sabah akşam kullanımda demişsiniz.Bepanthol merhemlerin dışında bütün ecza kremleri böylemi.Dermatologlar ecza kremleri veriyor.Bunu neye göre değerlendirelim.E vitamini olmayan krem neredeyse yok.O zaman çinko oksitli güneş koruyucular da mı tüyleri besler.Kozmetik tüy beslemeyen kremler neden yapmıyor?Duş jellerinde,yüz temizleyicilerde herşeyde e vitamini var.Bu ecza kremleri ve e a vitamini tüy besler konusunu detaylı anlatabilirmisiniz?Sevgiler.?

    1. Merhaba,
      Yaşınızı yazmamışsınız tüylenmenin esas sebebi hormonal salgılardır. Bununla ilgili detaylı bilgiye web sitemde arama yerine “Kadınlarda Tüylenme Kıllanma Neden olur Ne Yapılabilir?” yazarak ulaşabilirsiniz.
      Ayrıntılı tek tek anlattım. E vitamini deriyi sağlıklı kılmak ve onarmak için zararsız,etkili ve ekonomik bir kozmetik katkısıdır. Hem yağda çözünen önemli bir antioksidan olduğundan hem hücreye ciddi katkı sağladığından ilaç ve kozmetiklerde çok sık kullanılır.
      * Her vitaminli krem sürende kıllanma olmaz.
      * Her E vitamini içeren krem de herkeste tüylenme yapmaz.
      * Tüylenme genelde kişinin iç salgılarıyla ilgili bir durumdur.
      Eğer çabuk tüylenen bir yapınız varsa ve bununla beraber adetlerde düzensizlik, göğüs arasında sırtta sivilcelenme, veya saçlarda dökülme de varsa bir endokrinologa gözükün.Kan tahlili yaparak hormonal düzensizlik varsa yardımcı olur.Tüylenme biter.
      Her kremin içinde E vitamini var demişsiniz, yok 🙂 nereden çıkardınız 🙂
      Bir kremin içerik listesinde en üstte yer alan içerikler en çok kullanılan, en altta olan içerikler neredeyse “yok” denecek kadar az kullanılmış maddelerdir.
      Formülde eğer üst sıralarda tocopherol ismini görürseniz yüksek oranda var demektir. Alt satırlarda göreceğiniz E vitamini (tocopherol) bir şey ifade etmez. Yani yok gibidir…
      Bu da kozmetiklerin içerik kandırmacasıdır. 🙂 Argan yağlı krem derler. İçerik listesine bakarsınız, argan en alt sırada yer alır.Bu da koskoca bir oda dolusu kremde bir çay kaşığı argan kullanılmış gibi bir miktardır.

      Mesela bu aşağıdaki içerik listesi Garnier Skin Active Clearly Brighter Spf 15 Moisturizer adlı nemlendiricinin formülü. Bakın son satırda E vitamini var. Yani aslında YOK!

      Active Ingredients: Avobenzone 3, Homosalate 5, Octisalate 5, Octocrylene 7. Inactive Ingredients: Water, Glycerin, Silica, Dimethicone, Peg-100 Stearate, Glyceryl Stearate, Ammonium Polyacryloyldimethyl Taurate, Ascorbyl Glucoside, Benzyl Alcohol, Benzyl Salicylate, Butylene Glycol, Capryloyl Salicylic Acid, Caprylyl Glycol, Citral, Dicaprylyl Carbonate, Dimethicone/Vinyl Dimethicone Crosspolymer, Dipropylene Glycol, Disodium Edta, Fragrance, Geraniol, Limonene, Linalool, Myristic Acid, Nymphaea Alba Flower Extract, Palmitic Acid, Phenoxyethanol, Phenylethyl Resorcinol, Sodium Hyaluronate, Sodium Hydroxide, Sodium Palmitoyl Proline, Steareth-100, Stearic Acid, T-Butyl Alcohol, Tocopherol, Xanthan Gum , Fragrance

      (Shiseido Ibuki Refining Moisturizer’ın da içeriğinde tocopherol var ve aynen bu formüldeki gibi SON SATIRIN SONUNDA…Yani yok aslında…

      Neyse, E vitamini İÇERMEYEN ama onaran nemlendiren bir sürü kremler var.
      Bazıları:
      Cyrene Equo-Librium Skin Rescue Moisturiser with Probiotic Technology
      Olay Fresh Effects Satin Finish Lotion
      Neutrogena Hydro Boost Water Gel
      La Roche-Posay Toleriane Ultra
      Darphin Intralderm Soothing Gel
      Avene Hydrance Optimale Light Hydrating Cream
      Avene Eluage Cream

      Çinko tüy beslemez. Çinko oksit antiseptik , yatıştırcı ve güneş ışınlarının deriye zarar vermesini engellemek için kremde filtre olarak kullanılır.
      Cilt bakımınızı nasıl yaptığınızı ve yaşınızı bilmiyorum. Temizleme+nemlendirme + koruma 3 adımı düzenli yaptığınızda deri sağlıklı yapısını sürdürür.
      Sevgiler

  15. Teşekkür ederim cevap verdiniz.Yaşım 36 cildim gayet iyi kolojen bakımından.Herkes gibi bıyık ve çenede bir kaç tüy onları hallediyorum.Ben e vitaminin tüyleri beslediğini bilmiyordum.Panikledim.Bilmediğim için neyin ne olduğunu.Dermetologlar eczane kremi öneriyor onların hepsinde yoğun vitamini varmıdır.Sizi instagramdan takip ediyorum.Orada bazı ürünler paylaşıyorsunuz.Doğru ve güvenli ürünler arıyorum.Zerdeçaklkılları döküyormuş zerdeçallı ürünler mi kullansam?Yoksa dermatologlar ne verirse onumu kullanalım.Birde güneş koruyucuların içinde a vitamini oluyorsa bazı uzmanlar a vitamini güneşle birleşince kansere sebebiyet veriyor diyorlar.Offf kafayı yiyeceğiz kime neye güveneceğiz.Ben size instagramdan detaylı yazmak istiyorum umarım sizinle diyalog kurabilirim.Sevgiler.?

  16. Merhaba Loreal Paris’in günlük mucizevi yüz bakım yağı aldım dün. Yüzüm çok kuru olduğu için. Cildi besleyerek, ışıltısını nemini ve pürüzsüzlüğünü geri kazandıracağını vaad ediyor. Ürünü ne yazık ki aldıktan sona araştırmaya başladım. Bir blogda aşırı tüylenme yapıyor demiş. İçeriğindeki yağlar lavanta, gül, mercanköşk, papatya, biberiye, portakal, sardunya, lavandin, jojoba ve kuşburnu. Bu yağlar cildimde tüylenme yapar mı tüylü ve kıllı bir cilde sahip değilim ve olmasından da korkuyorum cevap verirseniz çok sevinirim

    1. Merhaba,
      Blogdaki kızın hormonal sorunu vardır 🙂
      Sizin tüylenme sorununuz yoksa bu kremler de hiç bir kıllanma yapmayacaktır.
      Yaşınızı bilmiyorum. Eğer 26 yaş altı iseniz veya hormonal bir sorununuz varsa sizde kıllanma tüylenme olması normaldir
      Tüylenme hormonal sorunlarla ilgilidir.
      Keşke dediğiniz gibi birkaç karışım sürerek kıl tüy çıkabilseydi kel insan kirpiksiz insan kalmazdı…
      Lütfen ana sayfada arama yerine “Kadınlarda Tüylenme Kıllanma Neden olur Ne Yapılabilir?” yazın ve çıkan yazıyı dikkatlice okuyun lütfen.
      Bahsettiğiniz ürün çok iyi bir kozmetiktir.
      Yüz ve boyuna uygulayın.
      sevgilerle

  17. Aysenur Hanim merhaba,genital bölgem,bacak arasi ve koltuk altimda kararma var. Aluminyumlu roll on kullanimi ve hava almama,sürtünme gibi nedenlerden. Artik bunlara dikkat ediyorum. Ancak gunlerdir limon suyu,zeytinyağlı krem,karbonat+gulsuyu karisimi,pudra gibi uygulamaları yapıyorum. Ama henuz sonuc alamadigim için etkili krem arayisina girdim. Cinko içeriğinden dolayi pisik kremlerinden bahsediliyor. Pisik kremi mi cilt rengi acici kremler mi yoksa baska içerikli kremler mi? Kafam cok karıştı,yardımcı olursaniz cok ama cok mutlu olacagim.
    Sevgiler,

    1. Betül hanım merhaba,

      Kararmada neler yapılabileceğini detaylı anlattığım yazıma lütfen tıklayıp okur musunuz?
      http://aysenuryazici.com/genital-bolge-hijyeni-kararma-kasinti/
      Bionnex’in Whitexpert Hassas Bölgeler için Aydınlatıcı – Beyazlatıcı – Leke Bakım Kreminden sabah akşam temizlenmiş bölgeye uygulayın.
      Pişik kremleri yara onarıcı işlevlidir. Bölgenin çiş sebebiyle yanmasına karşı su kaybı bariyeri oluşturur ve içeriden de yeniden cildin yapılanmasına yardım eder.
      Açıcı özellikler başka maddelerle sağlanır.
      Sevgilerle

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Yazılar
Devamını okuyun

Biyografi

Ayşenur Yazıcı 1958 yılında Elazığ’da ilk çocuk olarak dünyaya geldi. İlkokulu Anadolu’nun çeşitli yerlerinde, ortaokulu Paris’te, liseyi Ankara…
Afalina Bozkurtlar Buart